23. Hukuk Dairesi 2015/6153 E. , 2017/385 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ... vekilince duruşmalı, diğer bir kısım davalılar vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı ... vekili Av. ..., davalılar ..., ..., ..., ... vekili Av. ..., davalı ... vekili Av. ... ile davacılar vekili Av. ... gelmiş diğer davalılar tarafından gelen olmadığından onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, arsa sahibi müvekkilleri ile davalılardan ... Ltd. Şti. arasında 20.09.2010 tarihinde kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, davalının, daireleri inşaat ruhsatının alınmasından itibaren 24 aylık süre içerisinde anahtar teslimi yapmayı kabul ve taahhüt ettiğini, inşaatın başlanmasından dava tarihine kadar 2 yıllık süre dolmuş olmasına rağmen söz konusu inşaatın %44 oranında yapıldığını, şantiyede uzun süredir çalışma olmadığının anlaşıldığını, bu tespitin ardından yükleniciye ihtarname gönderildiğini ancak davalı şirkete tebligat yapılamadığını, yükleniciden daire ya da pay alan diğer davalıların işlemlerinin geçerliliğinin yüklenicinin arsa sahiplerine karşı üstlenmiş bulundukları edimlerin tamamen yerine getirilmiş olması koşuluna bağlı olduğunu ileri sürerek, davacılar ile davalı şirket arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili feshine, bu sözleşme nedeni ile diğer davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline ve 50.000,00 TL menfi zararın davalı yükleniciden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı yüklenici, davaya cevap vermemiştir.
Bir kısım davalılar, iyiniyetli üçüncü kişi olduklarını, kendilerinin de mağdur olduklarını, tapuya güven ilkesi gereğince davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında, davalı yüklenici tarafından yapılacak binalardan 14 ayrı dairenin inşaat ruhsatı alındıktan sonra 24 ayda bitirilerek davacılara verileceğinin kararlaştırıldığı, dava tarihine kadar 2 yıldan fazla süre geçtiği halde davalı şirketin sözleşmeye uymayarak taahhüdünü yerine getirmediği, yapıların %51 oranında tamamlandığı, bir kısım davalılar, davalı yükleniciden satın aldıkları bağımsız bölümlerle ilgili iyiniyet iddiasında bulunmuşlar ise de, yükleniciden satın alan üçüncü kişilerin satın aldıkları bağımsız bölümlere hak kazanabilmesi için yüklenicinin, öncelikle kendisinin bu bölümlere hak kazanmasının gerektiği, davalı üçüncü kişilerin, yükleniciden bağımsız bölüm satın aldıklarından ve bu durumu bilmeleri gerekeceğinden iyiniyet savunmalarına itibar edilemeyeceği gerekçesiyle, davanın kabulü ile davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile davacılar adına hisseleri oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
Kararı, davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... vekilleri, ..., ..., ..., ... temyiz etmiştir.
1) HMK"nın 297/2. maddesi gereğince hükmün sonuç kısmında, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
Davacılar vekili, dava dilekçesinde tapu iptali ve tescili talebi ile birlikte sözleşmenin feshini de istemiş olmasına rağmen mahkemece bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi doğru olmadığı gibi; hükümle tapu kaydı iptal edilen B blok 1 no"lu yerin sahibi ..."un -hükümde hatalı olarak ... olarak yazılmıştır- davaya dahil edilmeden aleyhine hüküm kurulması da yerinde olmamış, hükmün bu sebeplerle bozulması gerekmiştir.
2) Bozma nedenine göre, davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... vekilleri, ..., ..., ..., ..."ın diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... vekilleri, ..., ..., ..., ..."ın temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... vekilleri, ..., ..., ..., ... yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harçların istek halinde temyiz edenlerden davalı ... dışındaki diğer temyiz edenlere iadesine, bozma nedenine göre duruşma vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.