15. Hukuk Dairesi 2014/7110 E. , 2015/3632 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İstanbul 26. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi :06.03.2014
Numarası :2011/141-2014/53
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Asıl ve birleşen dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, ödenmeyen iş bedeli alacağının tahsili için yapılan ilâmsız icra takibine itirazın iptâli ve takibin devamı istemine ilişkindir. Mahkemece davaların birleştirilerek yapılan yargılaması sonucunda asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine dair verilen karar davalı iş sahibi vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı iş sahibi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Yazılı sözleşme bulunmamakla birlikte taraflar arasında davalı iş sahibine ait kaba inşaatı bitmiş villanın her türlü ince işinin yapılması ve oturulabilir hale getirilmesi konusunda eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğu anlaşılmaktadır.
Eser sözleşmelerinde yüklenicinin iş bedeline hak kazanabilmesi için eseri sözleşme ve ekleri fen ve sanat kuralları ile tekniği ile imar ve ruhsata tabi ise tasdikli ruhsat ve projesine uygun olarak imâl ederek iş sahibine teslim etmesi gerekmektedir. Hükme esas alınan bilirkişi kurulu rapor ve ek raporunda dosyaya sunulan röleve projesi ile revizyon planlarının davacı tarafça hazırlanmış olmakla birlikte sözkonusu projelerde ilgili belediyenin onayı olmadığı ve yapılan inşaatın mevcut durumunun ölçekli çizimlerle anlatımı olan her kata ait röleve planları ile uyum sağlamadığı belirtilmiştir.
Kamu düzeninden olan ve görevi gereği mahkemelerce kendiliğinden gözönünde tutulması gereken 3194 sayılı İmar Kanunu"nun 21. maddesi gereğince bazı istisnalar dışında bütün yapılar ruhsata tabi olup, ruhsatsız ve projeye aykırı yapılıp, kaçak olan ve yasal hale getirilmesi mümkün bulunmayan imalâtın ekonomik değeri olmayacağından iş bedeli talep edilemez. Bilirkişi rapor ve ek raporunda az yukarıda belirtilen proje ve revizyon planlarına aykırılık olduğu belirtilmesine rağmen mahkemece inşaatın yasal olup olmadığı, yasal hale getirilmesinin mümkün bulunup bulunulmadığı konusunda herhangi bir inceleme yapılmamıştır.
Bu durumda mahkemece öncelikle varsa dava konusu ikmâl inşaatının yapıldığı villa ile ilgili, ilgili belediyesinden belediye işlem dosyası getirtilip davacı yüklenici tarafından gerçekleştirildiği ileri sürülen ikmâl inşaatları ile ilgili proje ve ruhsat olup olmadığının araştırılması, yine ilgili belediyesinden yapıldığı ileri sürülen ikmâl inşaatı işlerinin proje ve ruhsata tabi olup olmadığının, bu kapsamda ikmâl inşaatı ile ilgili işlemlerin kaçak olması ya da imar mevzuatına aykırılıklar bulunması halinde bu aykırılıkların giderilmesi için yapılması gereken işlemlerin nelerden ibaret olduğunun araştırılması, ikmâl inşaatı ile ilgili yapılan imalât ve işlerin kaçak ve imar mevzuatına aykırı olup, bu aykırılıkların giderilmesinin mümkün olmadığının belirlenmesi durumunda yıkılması gereken yapının ekonomik değeri olmayacağından davanın tümden reddine karar verilmesi, imar mevzuatına aykırılıkların giderilmesinin mümkün olduğunun bildirilmesi halinde bunları giderip yasal hale getirilmesi hususunda yükleniciye yetki ve süre verilmesi, yüklenici tarafından yasal hale getirme işlemlerinin yapılamayacağının bildirilmesi durumunda bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak ikmâl inşaatında imara aykırılıkların giderilmesi ve yasal hale getirilmesi için rapor tarihi itibariyle gerekli masraflar hesaplattırılarak bozmadan önce hükmedilen alacaktan düşülerek sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken, bu hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 24.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.