MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Yağma, Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, Eziyet, Suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetmek, Suç örgütüne üye olmak
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:

Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 30/03/2016 tarih 20015/664 Esas, 2016/2372 Karar sayılı bozma ilamında; İstanbul Emniyet Müdürlüğünün 19.02.2014 tarihli ekspertiz raporuna göre; parmak izleri alınan sanık ... kimlik bilgileri ile 06.09.2011 tarihinde Kırklareli Emniyet Müdürlüğünce hakkında işlem yapılan “Al Amin” isimli kişinin parmak izlerinin “AYNI” olduğuna ilişkin tespitin bulunduğunun anlaşılması karşısında, her türlü şüpheden uzak şekilde adı geçen sanığın kimliği tespit edilip ilgili makamlar aracılığıyla nüfus kayıtları getirtilip her bir olayda suçun faillerinin açık kimliklerinin duruşmada okunup hüküm kurulması gerekirken eksik araştırma ile yetinilerek yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 209. maddesine aykırı davranılması gerekçesi ile verilen bozma kararına istinaden, mahkemece sanık ..."ın nüfus kaydının istendiği Bangladeş Başkonsolosluğunun 18/01/2017 havale tarihli yazısında, "sanık hakkında gönderilen kimlik bilgilerinin, bu şahsın Bangladeş’teki kimliklerinin tespiti ve Bangladeş hükümetinin bu kişiyi tespiti açısından yetersiz olduğunu, sanığın kimliğinin tespiti için Türkçe ve Bengalce belirtilen bilgilerin kendisinden öğrenilerek bir fotoğrafı ile birlikte Bangladeş Başkonsolosluğu’na gönderilmesi" gerektiğinin belirtildiği, ancak 26/01/2017 tarihli celsede sanık hakkında gönderilen yazıda eksikliği belirtilen hususların sanık ..."ın beyanı ile doldurulmak suretiyle kimlik tespitinin yapıldığının, bu kapsamda 30/03/2016 tarih 20015/664 Esas, 2016/2372 Karar sayılı bozma ilamında belirtilen eksiklik giderilmeksizin ve usulüne uygun olarak yapılmış bir kimlik tespiti olmaksızın eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ..., ... ve savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle kısmen isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 05/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.