Nitelikli dolandırıcılık suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma esnasında, suç yeri itibarıyla dosyanın Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine dair Kumluca Cumhuriyet Başsavcılığının 22/10/2019 tarihli ve 2018/1358 soruşturma, 2019/223 sayılı yetkisizlik kararını müteakip, bu kez suç yeri bakımından dosyanın Kumluca Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine ilişkin Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 08/11/2019 tarihli ve 2019/103402 soruşturma, 2019/13765 sayılı yetkisizlik kararı üzerine, Kumluca Cumhuriyet Başsavcılığının yetkili savcılık olarak belirlenmesine dair İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 14/12/2019 tarihli ve 2019/1404 değişik iş sayılı kararı aleyhine, Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 30/04/2020 gün ve 94660652-105-07-3632-2020 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21/05/2020 gün ve 2020/46535 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 26/11/2018 tarihli ve 2018/7341 esas, 2018/8480 karar sayılı ilâmında "....Dairemizin 15.10.2018 tarih ve 2018/5833-6672 sayılı ilamı ile istikrar kazanmış daha birçok kararında da belirtildiği üzere, menfaat konusu paranın çekildiği yerde dolandırıcılık suçu tamamlanacağından yetkili yerin de bu doğrultuda belirlenmesi gerektiği...." şeklinde belirtildiği üzere, suç yerinin paranın çekildiği veya menfaatin temin edildiği yer olacağı, somut olayda, müştekinin “…21/04/2018 tarihinde 0535 283 55 78 numaralı telefondan arayan şahıs bana "bireysel emeklilik sigortanızı devam ettirmek istiyormusunuz" diye sordu, ben de iptalini istedim. Daha sonra beni çağrı merkezinin arayacağını söylediler, daha sonra Akbanka ait resmi çağrı merkezi aradı. Merkezdeki konuşan bana işlemleri kendimin yapıp yapmadığını sordu, telefondaki dolandırıcıda benim yaptığımı söylememi istemişti bu nedenle ben de resmi çağrı merkezdeki bayana kendim yaptım dedim. Daha sonra telefonu kapattıktan sonra benim adıma kredi tanımlandığını öğrendim, bunu da mesajlardan öğrendim. Tanımlanan krediyide dolandırıcıların çektiğini anladım. 350, 640, 2950 ve 500 lira para tanımlanan kredi üzerinden çekilmiştir. Toplamda 4000 lira mağduriyetim olmuştur…” şeklinde ifade ederek şikâyetçi olduğu, müştekinin gönderdiği toplam 4.000,00 Türk Lirası kredi kullanımının .... Mahallesi .... Caddesi No:12 400 Esenler/İSTANBUL adresli ....’nde yapıldığının anlaşılması karşısında, haksız menfaatin temin edildiği yerin Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının yargı çevresinde kaldığı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Şüpheli tarafından paranın çekildiği yerin Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı yargı çevresinde kaldığı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet bulunmadığından, kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görülmekle, İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 14/12/2019 tarihli ve 2019/1404 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine, 07/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.