22. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/9175 Karar No: 2012/2348
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2011/9175 Esas 2012/2348 Karar Sayılı İlamı
22. Hukuk Dairesi 2011/9175 E. , 2012/2348 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir 3. İş Mahkemesi TARİHİ : 21/06/2010 NUMARASI : 2009/743-2010/414
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin davalı işverence işletmenin mali zorluk içinde bulunduğundan bahisle haksız olarak fesh edildiğini ileri sürerek, feshin geçersizliğini ve müvekkilinin işe iadesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, ekonomik krizin giderlerin azaltılması ve maliyetlerin azaltılmasını zorunlu hale getirmesi üzerine sözlü olarak emekliliğinin geldiğini bildiren Ar-Ge müdür yardımcısı davacının iradesi ve arzusuna uygun olarak ihbar ve kıdem tazminatının da ödenmek süretiyle iş sözleşmesinin 24.08.2009 tarihinde feshedildiğini, işyerinde ciddi bir küçülmeye gidildiğini, davacı yerine yeni çalışan da alınmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, hukukçu bilirkişi görüşü aynen benimsenip gerekçeye taşınarak, küresel ekonomik kriz ile davalı işyerinde istihdam fazlalığının doğduğu savunmasının kanıtlanamadığı, davacının davalıya ait işyerinde işgücü fazlası oluşturduğunu gösteren bilimsel ilkelere göre yapılmış bir norm kadro çalışmasının ibraz edilemediği gibi, fesih bildiriminde öne sürülen tasarruf tedbirlerine başvurulması zarureti kapsamında işletmede yeniden yapılanmaya gidildiğinin de anlaşılamadığı sonucuna varılarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma eksik, hükme esas alınan bilirkişi raporu ise bilirkişinin uzmanlık alanı ve raporun somut içeriği bakımından yetersizdir. Fesih, ekonomik krize bağlı olarak işletme, işyeri ve işin gerekleri gerekçesiyle yapıldığına göre işverenin bu konuda işletmesel kararı bulunmalı, işletmesel karar ile istihdam fazlalığının meydana gelip gelmediği, işverenin bu kararı tutarlı biçimde uygulayıp uygulamadığı, işverenin fesihte keyfi davranıp davranmadığı ve işletmesel karar sonucu feshin kaçınılmaz olup olmadığı açıklığa kavuşturulmalıdır. Bunun için de davalı işverenden işletmesel kararın varlığı sorulmalı, ekonomik krizin işletmeye etkisi iddiasına ilişkin tüm kayıt ve mali tablolar ibraz ettirilerek işletmeci, endüstriyel ilişkiler ve muhasebe uzmanı bilirkişilerden oluşturularak bir kurula inceleme yaptırılarak alınacak kapsamlı rapor ve dosyadaki tüm veri ve kanıtlar değerlendirilerek oluşacak uygun sonuç dairesinde karar vermek gerekirken, işletmesel karar ve şirkete ait muhasebe kayıtları getirtilip incelettirilmeden, konunun uzmanı olmayan hukukçu bilirkişi görüşü ile yetinilerek sonuca gidilmesi doğru bulunmamış, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm itirazlarının kabulu ile kararın davalı yararına bozulmasına, peşin alının temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 21.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.