Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13279
Karar No: 2019/5776
Karar Tarihi: 11.11.2019

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/13279 Esas 2019/5776 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, tapu iptali ve tescil isteğiyle açılmıştır. Davacı, eşi olan davalıyla aralarında bulunan malik olduğu taşınmazdaki ¼ payı ölünceye kadar bakma akdiyle davalıya devrettiğini ancak geçimsizlik nedeniyle davalının müşterek haneyi terk ederek aleyhine nafaka davası açtığını, boşandıklarını ve davalının bakım yükümlülüğünü yerine getirmediğini öne sürerek tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir. Ancak mahkeme, davacının iddialarına dayanak olacak delil bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Temyiz başvurusu sonucunda dava, hükmüne uyulmayarak bozulmuş ve önceki bozma ilamına uyulması gerektiği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri: 6100 sayılı HUMK, 428. madde.
1. Hukuk Dairesi         2016/13279 E.  ,  2019/5776 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    -KARAR-
    Dava, akde aykırılık hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
    Davacı, eşi olan davalı ile ... tarihinde evlendiklerini ve maliki bulunduğu ... parsel sayılı taşınmazdaki ¼ payını ölünceye kadar bakma akdi ile davalıya devrettiğini, aralarındaki geçimsizlik nedeniyle davalının müşterek haneyi terk ederek aleyhine nafaka davası açtığını, ... Aile Mahkemesinin 201/340 Esas, 2012/247 Karar sayılı kararı ile boşandıklarını, davalının kusurlu olduğunun saptandığını, üç yıldır ayrı yaşadıklarını, davalının bakım yükümlülüğünü yerine getirmediğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir.
    Davalı, boşanma davasını davacının açtığını ve kendisini müşterek haneden kovduğunu, bakım yükümlülüğünün yerine getirilmesine davacının engel olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece tapu iptal ve tescil isteğinin reddi ile davacıya irat bağlanmasına ilişkin olarak verilen karar Dairece; “…Gerçekten de; iddiaların ileri sürülüş biçimine, olayların akışına, tüm dosya içeriğine göre ölünceye kadar bakım akdinin sürdürülememesinin davalının değil; davacının kusurlu hareketlerinden kaynaklandığı sonucuna varılmaktadır... Ne var ki; irat bağlanırken bakım alacaklısının geçimini temin edecek bakım borçlusunun ise ekonomik ve sosyal durumu ile bağdaşacak şekilde aylık irat belirlenmesi gerekirken yukarıda açıklanan ilkeler, sosyal ve ekonomik durumları araştırılmadan davalı lehine taktir edilen aylık nafaka miktarı tutarındaki iradın, ömür boyu, altı ayda bir ödenmesi yoluna gidilmesinin doğru olduğunu söyleyebilme olanağı yoktur. Hâl böyle olunca, yukarıda açıklanan ilkeler ve açıklamalar doğrultusunda tarafların ekonomik ve sosyal durumlarının zabıta aracılığıyla araştırılması, malvarlıklarının belirlenmesi, davalının belirli bir gelirinin olup olmadığı, dava konusu taşınmazlar dışında taşınmazı bulunup bulunmadığı, bağlanacak iradın sosyo ekonomik durumuna göre yeterli olup olmayacağının, gerekirse bilirkişi düşüncesine başvurularak saptanması ve sonuçta davacı yararına sosyo-ekonomik durumuna göre aylık irat bağlanması gerekirken, eksik inceleme ile yetinilerek yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir.” gereğine değinilerek hüküm bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir.
    Bilindiği üzere mahkemenin Yargıtay"ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğar. Diğer taraftan yerel mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlayacağımız bu müessese, mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararındaki esas çerçevesinde işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirir (09.05.1960 Gün.21/9 sayılı YİBK).
    Somut olayda, hükmüne uyulan bozma ilamında izlenmesi gereken yol açıkça belli edilmiş, mahkemece bozmada belirtilen şekilde karar verilmesi gerekirken, davalının bakım alacaklısına aylık irat ödemesinin ekonomik olarak mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş olması doğru değildir. Bozmaya uyulmakla ilgilileri yönünden usuli kazanılmış hak doğmasına karşın bu temel usul kuralı gözardı edilerek bozma gerekleri yerine getirilmemiştir.
    Hâl böyle olunca; hükmüne uyulan önceki bozma ilamında gösterildiği şekilde işlem yapılıp, varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken bu husus gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetsizdir.
    Davacının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.11.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi