16. Hukuk Dairesi 2020/948 E. , 2020/6392 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 2213 (yeni 291 ada 22 parsel) parsel sayılı 44.563 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... ve müşterekleri adına tespit ve hükmen belirtilen payları oranında davalı ... ve müşterekleri adına tescil edilmiştir. Davacı ... ve iştirakleri, satın almaya, miras yoluyla gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak çekişmeli taşınmazın davalı ...,... adlarına kayıtla paylara karşılık gelen 2000 metrekarelik bölümünün tapu kaydının iptali ile adlarına tescili, olmadığı takdirde bu taşınmazın ve üzerindeki muhdesatlara bedellerinin tahsili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 291 ada 22 parsel sayılı taşınmazda ... evlatları ... ve ..."a ait hisselerin her birinden 25368/1128960 "şar payın iptali ile ayrı ayrı 151/16800 "şar oranındaki hissenin davacılar adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazı davacıların murisi ...’ın, davalıların murisi ...’dan satın aldığı ve satın alma tarihinden itibaren de zilyetlikleri altında bulunduğu kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına ve yasal düzenlemelere uygun bulunmamaktadır. Davacıların davasına dayanak yapılan 28.08.1968 tarihli “Resen Düzenlenen Satış Vaadi Sözleşmesi” içeriği incelendiğinde, davalıların murisinin ...,... tarih, 7 sıra numarasında ... bini ... adına kayıtlı bulunan tapu kaydından adına intikalen gelen hissenin 2 dönüm miktarıyla satışa konu edildiği anlaşılmaktadır. Öte yandan çekişmeli taşınmazın 13.10.1970 tarihinde yapılan kadastro tespitine karşı Hazine ile tespit malikleri arasında görülen tespite itiraz davası neticesinde, çekişmeli taşınmazın ...,... tarih ve 7 sıra numaralı tapu kaydı kapsamında kaldığı ve tapu maliki mirasçıları arasında taksim edilmediği kabul edilerek karar verilmiş ve bu karar kesinleşmiştir. Açıklanan bu durum karşısında, davalıların murisi ..."in satış tarihi itibariyle satışa konu ettiği taşınmazın iştirak halinde olduğu kuşkusuzdur. Satış günü itibarı ile davacıların iptalini istedikleri davalılara ait paylar iştirak hükümlerine tabi olduğundan, davalıların murisi tarafından 3.kişi konumundaki davacıların murisine yapılan satış işleminin geçersiz olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle, Mahkemece tapu kaydının iptaline ilişkin davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabul kararı verilmesi usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. Öte yandan, davacılar taşınmazdaki davalılara ait payların iptali ile adlarına tescili, bunun mümkün olmaması halinde taşınmazın ve muhdesatların değerinin tespiti ile dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsilini isteyerek terditli dava açtığına göre, tazminat istemlerinin de değerlendirilmesi gerekir. Ne var ki Mahkemece, bu yönde bir değerlendirme yapılmadığı anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca; Mahkemece, davacıların açtıkları tapu iptali ve tescil davasının reddine karar verilerek terditli olarak talep ettikleri tazminat istemleri yönünden toplanan tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi suretiyle oluşacak sonuca göre bir hüküm kurulması gerektiğinden, davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.12.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.