11. Ceza Dairesi 2016/6964 E. , 2019/7409 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet
A) 2010 takvim yılında sahte fatura kullanma suçu yönünden:
Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir. Ancak;
Sanık hakkında düzenlenen 30.01.2013 tarih ve 2013-A-22052 sayılı vergi inceleme raporunda, sanığın 2010 takvim yılında (KDV hariç) 179.702,50 TL tutarındaki mal veya hizmet alışlarını sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı faturalar ile belgelendirdiğinin Vergi Müfettişi ... tarafından düzenlenen 15.03.2011 tarih ve VDENR-2011-2646-5 sayılı vergi inceleme raporu ile tespit edildiğinin belirtilmiş olması karşısında; sanığın aynı takvim yılında başka mükelleflere ait kullandığı sahte faturalara ilişkin tespitin yeni bir suçu oluşturmayıp, zincirleme suç içinde değerlendirilmesi gerekeceği dikkate alınarak; Vergi Müfettişi Gökhan Şahin tarafından düzenlenen vergi inceleme raporuna istinaden sanık hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması, dava açılmış ise buna ilişkin dava dosya ile varsa aynı mükellefiyet sebebiyle aynı yıla ilişkin diğer dava dosyalarının da duruşmaya getirtilip incelenmesi, mümkün olması hâlinde davaların birleştirilmesi, birleştirme mümkün değilse bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosya arasına alınması, sanığın fiillerinin zincirleme suç niteliğinde olup olmadığı veya mükerrer dava açılıp açılmadığının belirlenmesi ile sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,
B) 2011 takvim yılında sahte fatura kullanma suçu yönünden:
1- 2011 takvim yılında sahte fatura kullanma suçundan açılan kamu davasında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından; suça konu olan faturaları düzenleyen mükellef hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması, dava açılmış ise, dosyasının getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması; faturaları düzenleyen kişinin, CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakkı hatırlatılarak, tanık sıfatıyla dinlenmesi, kendisinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kime verdiğinin, sanığı tanıyıp tanımadığının ve faturaların verilmesi konusunda sanığın bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması, sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması,
2- UYAP sisteminde yapılan incelemede, Kahramanmaraş 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 31.05.2016 tarih ve 2013/539-2016/5043 sayılı ilamı ile sanık hakkında 2011 takvim yılında sahte fatura kullanma suçundan mahkûmiyet hükmü kurulduğunun anlaşılması karşısında; sanığın aynı takvim yılında başka mükelleflere ait kullandığı sahte faturalara ilişkin tespitin yeni bir suçu oluşturmayıp, zincirleme suç içinde değerlendirilmesi gerekeceği dikkate alınarak; anılan ilama ilişkin dava dosyası ile varsa aynı mükellefiyet sebebiyle aynı yıla ilişkin diğer dava dosyalarının da duruşmaya getirtilip incelenmesi, mümkün olması hâlinde davaların birleştirilmesi, birleştirme mümkün değilse bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosya arasına alınması, sanığın fiillerinin zincirleme suç niteliğinde olup olmadığı veya mükerrer dava açılıp açılmadığının belirlenmesi ile sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,
C) Her iki suç yönünden:
Kabule göre; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140-2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17.10.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.