
Esas No: 2016/4116
Karar No: 2017/348
Karar Tarihi: 09.02.2017
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/4116 Esas 2017/348 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
-KARAR-
Dairemizin 07.10.2015 tarihli geri çevirme kararı ile, davalılardan ... Müşavirlik Ltd. Şti."ye gerekçeli kararın 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre tebliğ yapılmış ise de, dosya kapsamından Tebligat Kanunu"nun 35. maddesi şartları oluşmadığından gerekçeli kararın 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre ... Müşavirlik Ltd. Şti."ne tebliği ile temyiz süresinin beklenmesinden sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmesi için geri çevrilmiş ise de, 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre tebligat yapılıp, dosyanın iade edildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda mahkemece, ilgili Ticaret Sicil Memurluğu"ndan davalı şirketin faal olup olmadığı, faal ise, sicilde kayıtlı son adresi ile şirketi temsile yetkili şahısların isim ve adresleri sorularak, yapılacak araştırma sonucunda gerekçeli kararın belirlenen adrese Tebligat Kanunu ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak tebliği, sicilden terkin edilmiş olduğunun bildirilmesi halinde ise, davacı vekiline adı geçen şirket hakkında ihya davası açılması için süre verilmesi, ihya sağlandıktan sonra tasfiye haline geri dönen şirketin Ticaret Sicil Memurluğu"ndan en son görevde olan tasfiye memurlarının isim ve adreslerini içeren son sicil kaydının getirtilmesi, gerekçeli kararın "tasfiye halinde davalı şirket" tüzel kişiliğine tebliğe çıkarılması, Tebligat Kanunu"nun 12 ve 13. maddeleri ile Tebligat Kanunu"nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik"in 20 ve 21. madde hükümleri uyarınca anılan tasfiye memurlarından ya da koşulları oluştuğunda memur veya müstahdemlerinden birine şirket adına tebliği ile işlemeye başlayan temyiz süresinin beklenmesi, kararı temyiz etmeleri halinde temyiz dilekçesinin davacıya tebliği ile temyize cevap süresinin beklenilmesi ve dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine ikinci kez geri çevrilmesi gerekmiştir.
Bilindiği üzere, sağlıklı bir temyiz incelemesi yapılabilmesi için hükme esas alınan deliller ile dava evrakının eksiksiz olması, işlem sırasına göre belli bir düzen içinde bulunması gerekmektedir.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin “adil yargılanma hakkı”na ilişkin 6. maddesinde öngörülen “davanın makul süre içinde görülmesi” kavramının zorunlu içeriğinden birisi de dosyaların temyiz incelemesi için süresinde ve eksiksiz biçimde Yargıtay’a gönderilmesidir. Bu nedenle hem iç hukuk açısından hem de Türkiye’nin tarafı olduğu uluslararası sözleşmeler bakımından uyuşmazlığın kesin hükümle sonuçlanmasına kadar geçen tüm süreçlerin titizlikle ve hızlı bir şekilde gerçekleştirilmesi bu işle görevli olanların sorumluluğu altındadır.
Geri çevirme kararının gereklerinin yerine getirilmemesi dosyanın sürüncemede kalmasına ve adaletin gecikmesine neden olduğundan bu kez geri çevirme gereklerinin yerine getirilmesi hususunda daha dikkatli ve itinalı davranılması, aksi halin sorumluluk doğuracağının bilinmesi gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın yerel mahkemesine İKİNCİ KEZ GERİ ÇEVRİLMESİNE, 09.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.