Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1048
Karar No: 2019/4360
Karar Tarihi: 09.04.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/1048 Esas 2019/4360 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Bu karara göre, davacı borçlu takip başlatıldıktan sonra taşınmazlarını muvazaalı olarak kızına ve torununa devretmiştir. Davacı, bu işlemlerin iptalini talep etmiştir. Davalılar, borcun doğmadan önce yapıldığını ve davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkeme, takip konusu borcun doğumunun 06.06.2010 olduğunu tespit etmiştir. İvazlar arasında fahiş fark olduğundan ve dava BK'nın 19. maddesine dayalı olarak açıldığından aciz belgesi ibrazına gerek olmadığı belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak, davacının borcun tanzim tarihinde doğduğunu iddia etmesine rağmen, bunu kanıtlayacak bir yazılı belge sunulmamıştır. Bu nedenle, davacının temyiz itirazları kabul edilmiş ve hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak, BK'nın 19. maddesi ve İİK'nun 277. ve devamı maddeleri belirtilmiştir.
17. Hukuk Dairesi         2018/1048 E.  ,  2019/4360 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki muvazaalı işlemin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R-
    Davacı alacaklı vekili, borçlu davalı ... hakkında takip başlatıldığını, borçlunun alacağı karşılayacak mal varlığı bulunmadığını, alacaklılardan mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazlarını muvazaalı olarak diğer davalı kızı .... ve torunu ...."ya devrettiğini, bu işlemlerin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılar vekili, müvekkillerinden Mesut"un davacıya borcu olmadığını oğlu ...."a kefil olarak imzaladığını, taşınmazların üzerindeki hacizlerin müvekkili..."ın yaptığı ödemeler ile kaldırıldığını, bundan sonra ..."ya devredildiğini, bu işlemlerin borcun doğmundan önce yapıldığını ve haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre, takip konusu borcun doğumunun 06.06.2010 olduğu, dava konusu 1694 ada 3 parsel 1 nolu bağımsız bölümün bu tarihten önce 01.02.2007 tarihinde davalı ..."a devredildiğinden bu taşınmazla ilgili davanın reddine diğer iki taşınmazın borcun doğumundan sonra borçlunun kızına ve torununa satış yapıldığı, ivazlar arasında fahiş fark olduğu ve dava BK"nun 19.maddesine dayalı olarak açıldığından aciz belgesi ibrazına gerek bulunmadığından bahisle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm davacı ile davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava BK"nun 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali istemine ilişkindir.
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Gerek BK’nun 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali davaları olsun gerekse İİK’nun 277

    ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali davaları olsun, davanın görülebilmesi için davacının borcunun iptali istenilen işlemden önce doğmuş olması gerekir.
    Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin, eşine ait olan üç adet arsadan ikisini 2004 veya 2005 yılında 130.000 dolara satıp, üçüncü arsanın müteahitliğini yapması koşulu ile davalı ...’a teslim edildiği, aralarındaki dostluk sebebiyle taraflar söz konusu olan olay ile ilgili yazılı bir anlaşma yapmadığını, davalı ...’un söz verdiği tarih üzerinden uzun zaman geçmesine rağmen inşaatın yapımına başlamadığını aralarındaki sözlü anlaşmanın yerine getirilemeyeceğini anlayan müvekkilinin, davalı ...’a verdiği 130.000,00 dolar karşılığında ....’dan 05.06.2010 tarihinde düzenlenen ve 05.06.2012 tarihinde tahsil edilmek üzere senet aldığını ve bu paranın tahsile konulduğunu iddia etmiştir. Takip konusu bonoların düzenlenme tarihi 05.06.2010 tarihi olmakla birlikte davacı belirtilen şekilde borcun önceden doğduğunu iddia etmektedir. Tanıklar, borçlunun çocukları ile birlikte faaliyette bulunduğu, yine tanık ....’un beyanın da 03.04.2006 tarihinde satın aldığı taşınmazın parasını borçlunun oğlu İlker’e verdiği yönünde beyanda bulunmuştur.
    Mahkemece, davacının bu iddiasının, tanık beyanları, davacının eşine ve annesine ait taşınmaz satışları dikkate alınarak, davanın reddine karar verilen talep yönünden borcun doğum tarihinin 01.02.2007 tarihinden önce doğmuş olup olmadığı değerlendirilerek, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken salt yazılı belge sunulmadığından bahisle borcun senet tanzim tarihinde doğduğunun kabulü usul ve yasaya aykırı olmuştur.
    SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 14.345,10 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 09/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi