Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/255
Karar No: 2021/2777

Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2021/255 Esas 2021/2777 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi         2021/255 E.  ,  2021/2777 K.

    "İçtihat Metni"



    Birgün Gazetesi’nin 08/07/2020 tarihli nüshasında 1 ve 13. sayfalarda yer alan "Usulen yapılan ihale" başlıklı yazı nedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiğini iddia eden ... vekili Avukat ..."in düzeltme ve cevap talebinin reddine dair İstanbul Anadolu 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 27/07/2020 tarihli ve 2020/4867 değişik iş sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin İstanbul Anadolu 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 05/08/2020 tarihli ve 2020/1343 değişik iş sayılı kararı aleyhine, Adalet Bakanlığı"nın 13.11.2020 gün ve 14916 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 15.12.2020 gün ve KYB. 2020/103955 sayılı ihbarnamesi ile dairemize gönderilmekle okundu.
    Anılan ihbarnamede;
    İstanbul Anadolu 1. Sulh Ceza Hâkimliğince, Birgün Gazetesinin 08/07/2020 tarihli nüshasında yayınlanan yazı ile ilgili olarak tekzip metninin yayınlanması için gönderilen ihtarnamenin tebliğine ilişkin herhangi bir belge bulunmadığı gerekçesiyle talebin reddine, keza itirazın da reddine karar verilmiş ise de;
    Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 19. Ceza Dairesinin 11/03/2019 tarihli ve 2019/943 esas, 2019/5449 karar sayılı ilamında yer alan "Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 08/03/2011 tarihli, 2007/17012 esas -2011/2329 karar sayılı kararında da belirtildiği üzere; "...Cevap yazısının hiç yayımlanmadığı savıyla tekzip istenmesi üzerine "üç günlük gazete nüshasının eklenmediği" gerekçesiyle verilen red kararı; tekzip isteyenin böyle bir yasal zorunluluğu bulunmaması nedeniyle yasaya aykırı olduğu gibi..." demek suretiyle böyle bir zorunluluğun olmadığını belirtmektedir. Kanun yararına bozmaya konu dosyada; başvuranın düzeltme ve cevap metni yayımlanması için Sulh Ceza Mahkemesine usulüne uygun biçimde başvurduğu, ancak mahkemece gerek noter tebliğ mazbatasının gerekse tebliğden itibaren süreli yayınlarda üç gün yayımlanıp yayımlanmadığı hususunda yeterli araştırma yapmak için ilgili gazete nüshalarının sunulmadığı gerekçesiyle başvurunun reddine karar verildiği, itiraz üzerine karar veren merciin ise gerekli araştırmayı yapmak, başvurana süre vermek veya Cumhuriyet Başsavcılığından ilgili Noterlikten tebligat belgelerini ve ilgili gazeteden üç günlük nüshaları istemek ve itirazın esası hakkında bir karar vermek yerine, kararda usul ve yasaya aykırılık görülmediğinden itirazın reddine karar verdiği anlaşılmakla, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, kanun yararına bozma talebinin kabulüyle BOZULMASINA," şeklindeki açıklamalar da nazara alındığında,
    Somut olayda bahse konu gazete nüshaları ile tebliğ evrakının temini hususunda tekzip talebinde bulunan tarafa süre verilebileceği gibi, Hakimlik tarafından da bu eksikliğin giderilebileceği ve sonucuna göre esas hakkında bir karar verilebileceği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediği, gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla,
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    T.C. Anayasasının "Düzeltme ve cevap hakkı" başlıklı 32. maddesi;
    "Düzeltme ve cevap hakkı, ancak kişilerin haysiyet ve şereflerine dokunulması veya kendileriyle ilgili gerçeğe aykırı yayınlar yapılması hallerinde tanınır ve kanunla düzenlenir.
    Düzeltme ve cevap yayımlanmazsa, yayımlanmasının gerekip gerekmediğine hakim tarafından ilgilinin müracaat tarihinden itibaren en geç yedi gün içerisinde karar verilir." hükmünü içermektedir.
    Düzeltme ve cevap hakkının, kişilerin şeref ve haysiyetine aykırı veya gerçek dışı yayın yapılması halinde tanınabileceği, düzeltme ve cevabın yayınlanmasına dair başvuruya rağmen yayınlanmaması halinde; bu hususta hakim tarafından en geç 7 gün içinde karar verileceği ve uygulanma usullerinin Kanun"da düzenleneceği öngörülmüştür. Dolayısıyla Anayasa"da hakime başvurmadan önce ilgili yayını yapan kişiye başvurulmasının bir ön şart olarak düzenlendiği değerlendirilmiştir.
    5187 sayılı Kanun"un 14/4. maddesinde, sorumlu müdüre gönderilen düzeltme ve cevap metninin, tebliğden itibaren günlük süreli yayınlarda 3 gün, diğer süreli yayınlarda ise ilk nüshada yayımlamaması halinde Kanun"da yer alan sürelerin bitiminden; gereği gibi yayımlanmaması halinde ise usulsüz yayının yapıldığı tarihten itibaren; 15 gün içinde Sulh Ceza Hakimliğine başvurulabileceği düzenlenmiştir.
    Buna göre; düzeltme ve cevaba konu yayından zarar gören kişinin, Sulh Ceza Hakimliğinden düzeltme ve cevap metninin yayımlanmasını talep etme (başvurma) hakkına sahip olabilmesi için; öncelikle hazırladığı düzeltme ve cevap metnini, ilgili yayınının sorumlu müdürüne ulaştırdığını, dolayısıyla Anayasa ve Kanun"da açıkça düzenlenen ve doktrinde "basamaklı (kademeli) başvuru sistemi" yada "uyar - kaldır yöntemi" olarak adlandırılan zorunlu başvuru sürecini tamamladığını, ancak buna rağmen süresinde veya gereği gibi yayımlanmadığını ispatlaması gerekmektedir. Sulh Ceza Hakimliğine yapılacak başvurunun, Kanun"da öngörülen 15 günlük süre içinde yapılıp yapılmadığı, başvuranın hazırladığı metni sorumlu müdüre ulaştırdığını gösteren bilgi ve belgelere göre tespit edilebilir.
    Başvuran, Anayasa ve Kanun"da yazılı hakkın kazanılması için zorunlu olan "uyar - kaldır" yöntemini tamamladığını ispatladıktan sonra başvuru hakkını 15 günlük sürede kullanabilecek ve Sulh Ceza Hakimliğince; düzeltme ve cevaba konu yazının şeref ve haysiyeti ihlal edip etmediği, gerçeğe aykırı yayın olup olmadığı, başvuranın hazırladığı metnin hukuka uygun olup olmadığı, takip eden nüshalarda süresinde veya usulüne uygun yayınlanıp yayınlanmadığı gibi maddi vak"alarla Kanun"da öngörülen şartlar re"sen araştırılabilecektir. Dolayısıyla Sulh Ceza Hakimliğinin, ilgilinin başvurusundan önce, hazırladığı düzeltme ve cevap metnini sorumlu müdüre ulaştırıp ulaştırmadığını araştırma yükümlülüğü bulunmamaktadır.
    Ancak, başvuranın sunduğu belgeler üzerinde gerek ilk başvurunun yapıldığı sırada gerekse itiraz aşamasında inceleme yapılarak, başvuruya konu olay ile ilgili olarak usule dair şartların tamamlanması sonrasında esaslı bir incelemenin yapılması gerektiği, itirazın haklı görülmesi halinde merci tarafından CMK"nin 271/2. maddesinde belirtildiği üzere, itiraz konusu hakkında da bir karar verilmesinin mümkün olacağı değerlendirilmiştir.
    Kanun yararına bozmaya konu somut uyuşmazlıkta; düzeltme ve cevap metninin ilgili yayının sorumlu müdürüne ulaştırıldığına dair tebliğ belgelerinin Sulh Ceza Hakimliğine sunulmadığı, bu nedenle başvurunun reddine karar verildiği, ancak karara karşı yapılan itirazda bu belgelerin eklendiği, itiraz merci tarafından tebligat belgelerinin incelenerek, "gerekçesiz bir şekilde" itirazın reddine karar verildiği görülmektedir.
    İtiraz merciince, itiraza konu evrağın incelenmesi üzerine, düzeltme ve cevap metninin yayımlanması için gönderilen noter ihtarnamesinin, sorumlu müdüre tebliğe çıkartılıp çıkartılmadığı, yapılan tebligat işleminin usulüne uygun yapılıp yapılmadığı hususunda bir araştırma yapılmadığı gibi noter ihtarının tebliğ mazbatalarının ilk başvuru sırasında sunulmaması nedeniyle ilk kararın gerekçesiyle sınırlı olarak inceleme yapıp yapmadığı hususu tespit edilememiştir.
    Anayasa"nın 141/3. maddesi ile 5271 sayılı CMK’nin 34. maddesinde belirtildiği üzere; hakim ve mahkemelerin her türlü kararının, denetim organınca incelenmesine imkan tanıyacak biçimde gerekçeli olması zorunlu olması karşısında;
    İtiraz merciince itiraz eden tarafından dosyaya sunulan noter tebliğ evrakı üzerinde inceleme yapılarak başvurunun esasına ilişkin "gerekçeli" bir karar verilmesi gerekirken gerekçesiz şekilde itirazın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla,
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği, yukarıda yazılı gerekçelerle yerinde görüldüğünden kanun yararına bozma talebinin kabulüyle; İstanbul Anadolu 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 05/08/2020 tarihli ve 2020/1343 değişik iş sayılı kararının; 5271 sayılı CMK"nın 309/4-a maddesi uyarınca kanun yararına BOZULMASINA, bozma gereği müteakip işlemlerin itiraz merciince yerine getirilmesine 10.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi