Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2016/5284 Esas 2016/8420 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5284
Karar No: 2016/8420
Karar Tarihi: 24.05.2016

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2016/5284 Esas 2016/8420 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Hazine, 205 parsel sayılı taşınmazın malikinin ölü ya da sağ olup olmadığının belli olmadığını belirterek taşınmazın idaresi için kayyım atanması istemiş, ancak Sulh Hukuk Mahkemesi davanın reddine karar vermiştir. Hazine bu kararı temyiz etmiştir. Yargıtay 18. Hukuk Dairesi, mirasçısının sağ olup olmadığı kesin olarak tespit edilemediğine göre taşınmazın üzerinde hazine hak ve menfaatinin bulunduğunu kabul ederek kayyım atanması gerektiği yönünde karar vermiştir. Kararda 3561 sayılı Yasa'nın 2. maddesi ile HUMK'nun 428. maddesi açıklandı.
18. Hukuk Dairesi         2016/5284 E.  ,  2016/8420 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
    KAYYIM ADAYI : ....

    Dava dilekçesinde, kayyım atanması istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.


    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı hazine, 205 parsel sayılı taşınmazın maliki .... 1988 tarihinde ölen ....’nın tek mirasçısı ....’in ölü ya da sağ olup olmadığının belli olmadığını ileri sürerek taşınmazın idaresi ile ilgili olarak 3561 sayılı Kanun gereğince en büyük mal memurunun kayyım atanmasını istemiştir. Dosyaya alınan tapu kaydına göre 205 parsel sayılı taşınmazın .... 1330 doğumlu .... adına kayıtlı olduğu, bu kişinin 1988 yılında vefat ettiği geriye tek mirasçı olarak da .... hakkında ölüm araştırmasının bulunduğu anlaşılmaktadır. Miras bırakanın mirasçısının sağ olup olmadığı kesin olarak tespit edilemediğine göre taşınmazın üzerinde hazinenin hak ve menfaatinin bulunduğu kabul edilerek idaresi ile ilgili olarak 3561 sayılı Yasanın 2.maddesi gereğince en büyük mal memurunun kayyım olarak atanması gerekirken, ....’nın mirasçılarının bulunduğundan bahisle isteğin reddedilmesi doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 24.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.