Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/5827 Esas 2019/4354 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5827
Karar No: 2019/4354
Karar Tarihi: 09.04.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/5827 Esas 2019/4354 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/5827 E.  ,  2019/4354 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 09.04.2019 Salı günü davacı vekili Av. .... ile davalı.... Tur. Turizm Taş.Nak.San.Tic.Paz.Ltd.Şti. vekili Av. ... geldi. Diğer davalı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı vekili ile davalı ....Tur. Turizm Taş. Nak. San. Tic. Paz. Ltd. Şti. vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili davalı.... Tur. Turizm Taş. Nak. San. Tic. Paz. Ltd. Şti. hakkında yaptıkları icra takibi sırasında borcuna yetecek haczi kabil malının bulunmadığını, borçlunun alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile kendisine ait araçlarını diğer davalı şirkete sattığından bu satışların iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar vekili, müvekkillerinin mal kaçırma amaçları olmadığından haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, dava konularından ... plakalı araçların davalılar adına kayıtlı olmadığından pasif husumet yokluğundan reddine, diğer araçlar yönünden ise borçlunun ....Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/597 Esas sayılı dosyasından açtığı menfi tesbit davasını kazandığı, borçlu olmadığının tesbitine karar verildiği böylece icra takibinin ortadan kalktığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, İİK."nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir.

    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve ıslahın, tahkikat aşamasında yapılmış olan hatalı taraf usul işlemlerini, bir defaya mahsus olmak üzere düzeltme hakkı veren hukuki bir çare olmasına ve ıslahın amacının dava sebebinin değiştirilmesi, delillerin ileri sürülmesi ve davaya dâhil edilmemiş vakıaların davaya dâhil edilmesi olup, borçlunun açtığı menfi tesbit davası varken davacının yeniden alacak davası açmakta hukuki yararının da olmamasına göre davacı vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Bu davaların görülebilirlik şartlarından birisi borçlu hakkında kesinleşmiş bir takip olmasıdır. Ayrıca diğer dava koşulları gibi davanın sonuna kadar varlığını devam ettirmesi gerekir. Somut olayda davalı borçlu tarafın .... Asliye Hkuk Mahkemesinin 2012/597 Esas -2016/ 18 Karar sayılı dosyasından takip konusu alacak ile ilgili olarak menfi tesbit davası açtığı ve kazandığı, ancak Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2016/6212 Esas 2016/4320 Karar sayılı ilamı ile bozulduğu anlaşılmıştır.
    Bu halde mahkemece, borçlunun açtığı menfi tesbit davasının kesinleşen sonucunun bekletici mesele yapılarak oluşacak sonuca göre, karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    3-Kabule göre ise, davanın geçerli bir takip olmadığı dolayısı ile ön koşul yokluğundan reddine karar verildiği hallerde Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/2. maddesine göre davalılar lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde nisbi vekalet ücretine karar verilmesi de isabetsiz olmuştur.
    SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 2.037,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 09/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.