Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2011/18341 Esas 2012/6538 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/18341
Karar No: 2012/6538

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2011/18341 Esas 2012/6538 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2011/18341 E.  ,  2012/6538 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    Davacı, hak sahibi eşinin tedavisinde kullanılan sağlık malzemesi için ödediği 3.454,22 TL’den, Kurum tarafından kendisine iade edilen 2.060,79 TL düşülerek, kalan 1.393,43 TL’den, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 1.000,00 TL’sinin tahsiline karar verilmesi talep etmiştir.
    Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, taraflar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    21.07.2004 gün ve 25529 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak, öngördüğü istisnalar dışındaki hükümleri yayım tarihinde yürürlüğe giren, 14.07.2004 tarih ve 5219 sayılı “Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ve ayrıca 5236 sayılı Kanun; katsayı artışı da uygulanmak suretiyle bu kanunların yürürlük tarihinden sonra yerel mahkemelerce verilen hükümler yönünden 2011 yılı için 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 427. maddesindeki temyiz (kesinlik) sınırını 1.540,00 TL olarak değiştirmiştir.
    Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması halinde  temyiz (kesinlik) sınırının alacağın tamamı gözetilmesi; tamamı dava edilen bir alacağın kısmen kabulünde ise temyiz (kesinlik) sınırının belirlenmesinde kabul ve reddedilen miktarların esas alınması, Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesi gözetildiğinde, HUMK"nun 427. maddesi hükmü gereğidir.
    Somut olayda, uyuşmazlık konusu olan bakiye 1.393,43 TL’den, kabulüne karar verilen 200,73 TL alacak miktarı davalı Kurum yönünden; masraftan bakiye kalan 1.192,70 TL alacak miktarı ise davacı yönünden yukarıda değinilen temyiz (kesinlik) sınırının altında bulunduğundan, anılan karara karşı temyiz yoluna başvurulması her iki taraf için de miktar itibariyle mümkün değildir.
    Hal böyle olunca, taraflar vekillerinin temyiz dilekçesinin miktar itibariyle kesinliği nedeniyle reddi gerekir.
    S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenle tarafların temyiz dilekçesinin REDDİNE, 03.04.2012 gününde oybirliği ile karar verildi .



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.