11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/12775 Karar No: 2019/7360 Karar Tarihi: 16.10.2019
Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/12775 Esas 2019/7360 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın özel belgede sahtecilik suçu işlediğini tespit etti ve mahkumiyet kararı verdi. Ancak, Elektronik Haberleşme Kanunu'nun ilgili hükümleri gereği, sanığa ön ödeme önerisinde bulunulmasının takdir edilmediği ve uygulamanın Anayasa Mahkemesi tarafından yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirlendi. Ayrıca, suç tarihinin hatalı bir şekilde belirtildiği ve bu nedenle kararın bozulması gerektiği sonucuna varıldı. Bu nedenlerden dolayı, hüküm 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca bozuldu. İlgili kanun maddeleri; 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesi (10. fıkra ve 5. fıkra), 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi.
11. Ceza Dairesi 2017/12775 E. , 2019/7360 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz taleplerinin reddine; ancak: 1-Hüküm tarihinden önce 10.11.2008 tarih ve 27050 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanun"un 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 2. fıkrasındaki "İşletmeci veya adına iş yapan temsilcisine abonelik kaydı sırasında abonelik bilgileri konusunda gerçek dışı belge ve bilgi verilemez" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında, özel hüküm niteliğinde bulunan ve lehe olan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 56. maddesindeki düzenleme uyarınca sanığa ön ödeme önerisinde bulunulmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiğinin gözetilmemesi, 2-Kabule göre de, a-) 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, b-)Suç tarihinin suça konu abonelik sözleşmelerinin düzenlendiği tarih olan “14.01.2010” olduğu gözetilmeden, gerekçeli karar başlığında “04.04.2011” olarak yanlış gösterilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.10.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.