Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2018/15955 Esas 2019/9718 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/15955
Karar No: 2019/9718
Karar Tarihi: 11.06.2019

Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2018/15955 Esas 2019/9718 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, geri bırakılan hırsızlık suçuyla ilgili kararın, denetim süresi içinde yeni bir suç işlenmesi nedeniyle kaldırıldığını ve sanığın vücut bütünlüğüne yönelik tehdit suçu ve kasten yaralama suçu işlediğini belirterek, kanunlar arasındaki farklılıkları dikkate alarak sanığın lehine olan kanunları uygulanmasına karar verilmesi gerektiğini söyledi. Bu nedenle, dosyanın yeniden değerlendirilmesi gerektiğini belirten mahkeme, kararı bozdu. Kanun maddeleri ise şu şekilde:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 106/1. maddesi (vücut bütünlüğüne yönelik tehdit suçu)
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7/2. maddesi (suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur)
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/2. maddesi (kasten yaralama suçu)
- 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi (uzlaşma kapsamı)
- CMK'nın 253. ve 254. maddeleri (uzlaştırma işlemleri)
13. Ceza Dairesi         2018/15955 E.  ,  2019/9718 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda atılı suçtan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği, kararın kesinleşmesinden sonra sanığın denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı kaldırılarak, hükmün açıklanmasına karar verildiği, sanığın denetim süresi içinde işlediği İstanbul Anadolu 14. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 03.04.2014 tarih ve 2012/1296-2014/388 E.-K. sayılı ilamı ile beraatine ilişkin kararında belirtilen 5237 sayılı TCK"nın 106/1. maddesinin ilk cümlesinde tanımı yapılan “vücut bütünlüğüne yönelik tehdit” suçunun hükümden sonra 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi uyarınca uzlaşma kapsamında kalması, yine 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 3. fıkrasının 2. cümlesi gözetilerek tehdit suçu ile birlikte işlenen TCK"nın 86/2. maddesinde düzenlenen “kasten yaralama” suçu yönünden de 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi uyarınca; “suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur” hükmü uyarınca 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK"nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usule göre uzlaştırma işleminin yapılması için dosyanın yeniden değerlendirilmesi lüzumu karşısında, ihbara konu suça ilişkin belirtilen işlemlerin akıbetinin mahkemesinden sorulup sonucuna göre hükmün açıklanıp açıklanamayacağının tartışılması zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 11.06.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.