16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/4301 Karar No: 2019/921 Karar Tarihi: 14.02.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4301 Esas 2019/921 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine ilişkin bir istinaf başvurusunu esastan reddetti. Temyiz edenin sıfatı, başvuru süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi. Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği ve eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği sonucuna varıldı. Sanık ve müdafiinin ileri sürdüğü nedenler işin esasıyla ilgili olmadığından temyiz davası reddedildi ve hüküm onandı. Kararda geçen kanun maddeleri TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleridir. TCK'nın 314/2 maddesi silahlı terör örgütüne üye olmayı suç sayarken, 3713 sayılı Kanun 5/1 maddesi terör örgütü propagandasını yasaklamaktadır. TCK'nın 62 maddesi suçta iştirak, 53 maddesi bir suçu işlemek için bir araya gelme, 58/9 maddesi terör örgütü üyesi olmanın cezasını belirlerken, 63 maddesi de terör suçlarına ilişkin yargılama usullerini düzenlemektedir.
16. Ceza Dairesi 2018/4301 E. , 2019/921 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine Temyiz edenler : Sanık ve müdafii
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 14.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.