(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2011/8315 E. , 2012/1990 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, davacının değişen alt işverenler nezdinde çalıştığını, iş sözleşmesinin haklı ve geçerli neden olmaksızın 08/11/2010 tarihinde feshedildiğini belirterek müvekkilinin işe iadesine ve yasal haklarına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, hastane yönetimi tarafından sözleşme gereği davacının yer değişikliğinin istendiğini, Seyhan Belediyesine verilen davacının burada çalışmaya başlamadığını, 08/11/2010 tarihinden bu yana işe gelmediğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iş sözleşmesinin davalı tanık anlatımları dikkate alındığında 2011 yılının ocak ya da şubat ayında feshedildiği, davacı tanıklarının ise fesih konusunda bir tarih vermediği, bu nedenle resmi kayıtların dikkate alınması gerektiği, Bölge Çalışma Müdürlüğü raporu, SGK kayıtları, işten ayrılma bildirgesi ve ihtarnamelere göre, dava tarihi itibariyle davacının sözleşmesinin feshedilmediği, fesih gerçekleşmeden dava açıldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine göre, davacı, güvenlik görevlisi olarak Çukurova Dr Aşkım Tüfekçi Devlet Hastanesi’nde değişen alt işverenler nezdinde çalışmasını sürdürmüştür. Son alt işveren davalı firma tarafından işyeri değişikliğine rağmen görevini yapmaması, 08/11/2010 tarihinden bu yana işe gelmemesi nedeniyle iş sözleşmesinin feshedildiği 28/02/2011 tarihli ihtarname ile bildirilmiştir. Öncelikle davacıya Seyhan Belediyesi’ndeki projede işine devam etmesine ilişkin işverence yazılı bir bildirim yapılmamıştır. Bu durumda değişikliği kabul etmemesinden söz edilemez. Davalı tanık anlatımlarına göre, devamsızlık tutanaklarının sonradan tutulduğu da sabittir. Olayların gelişimine göre, davacının iş sözleşmesi 08/11/2010 tarihinde işverence sözlü olarak feshedilmiş, ardından devamsızlık tutanakları tutulmuştur. İş sözleşmesinin feshinin karşı tarafa ulaşmakla sonuç doğurmaya başladığı dikkate alındığında,
sonradan gönderilen yazılı fesih bildiriminin hukuki anlamı bulunmamaktadır. İş sözleşmesini eylemli olarak fesheden işveren, feshin haklı nedene dayandığını da kanıtlayamadığından, işe iade isteğinin kabul edilmesi gerekirken, yazılı şekilde hatalı gerekçeyle reddedilmesi bozmayı gerektirmiştir.
Belirtilen nedenlerle, 4857 sayılı İş Kanunu"nun 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-İşverence yapılan FESHİN GEÇERSİZLİĞİNE,
3-Davacının yasal sürede işe başvurmasına rağmen, işverenin süresi içinde işe başlatmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının işçinin dört aylık ücreti olarak belirlenmesine,
4-Davacının işe iade için işverene süresi içinde başvurması halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar doğmuş bulunan en çok dört aylık ücret ve diğer haklarının davacıya ödenmesi gerektiğinin belirlenmesine,
5-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
6-Davacı vekille temsil edildiğinden, karar tarihinde yürürlükte olan tarifeye göre 1.200,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 107,05 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
8-Peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine kesin olarak oybirliğiyle 16/02/2012 tarihinde karar verildi.