6. Ceza Dairesi 2015/1462 E. , 2018/2480 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Sanık ... hakkında yağma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Sanığın suç tarihinde 15-18 yaş grubunda olması nedeniyle uygulanan 5237 sayılı TCK"nın 31. maddesinin 3. fıkrasının hüküm kurulurken suç tarihine göre cezadan indirim oranının 1/2 yerine 2/3 olarak gösterilmesi, sonuç cezanın doğru tayini karşısında, yerinde düzeltilmesi olanaklı maddi yazım hatası kabul edilmiş; sanık hakkında 5237 sayılı TCK 168/3. maddesinin 31/3. maddesinden önce uygulanması suretiyle aynı kanunun 61. maddesine aykırı davranılmış ise de sonuç cezaya etkili olmayacağından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde, nitelendirmede, usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-5237 sayılı Yasanın 51. maddesiyle, ceza infaz kurumu haline getirilip, sadece hapis cezasıyla sınırlı olarak kabul edilen ertelemede, maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkemece bir deneme süresinin belirlenmesi zorunlu olup, bu sürenin belirlenmemesi veya eksik belirlenmesi, denetim süresi, ertelemenin yasal sonucu olduğundan, aleyhe bozma yasağı kapsamında değerlendirilemeyecek, yine fıkrada mahkûm olunan hapis cezası süresinden az olmamak hususu da, hükmedilen bir yıldan fazla mahkûmiyetler için söz konusu olup, hapis cezası bir yıldan az olsa da denetim süresi hiçbir ahvalde bir yıldan az olamayacaktır.Bu bağlamda, 5237 sayılı TCK’nın 51.maddesinin 3.fıkrasına göre, cezasının ertelenmesine karar verilen sanık ... hakkında hükmedilen deneme süresinin mahkum olduğu 2 yıl 9 ay 10 gün hapis cezası süresinden az olamayacağının gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-TC. Anayasa’sının 90. maddesinin son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesi ve Çocuk Haklarına Dair Sözleşmenin ışığında, 5271 sayılı CMK"nın 150, 234 ve 239. maddeleri ile 5320 sayılı Yasanın 13. maddesine dayanılarak hazırlanan, Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi gereğince, zorunlu savunmanlara ödenen avukatlık ücretlerinin ve işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığına ilişkin rapor için harcanması zorunlu kamu masrafının, sanığa yargılama gideri olarak yükletilmeyeceğinin gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-Suçu birlikte işleyen sanıklardan neden oldukları yargılama giderlerinin “ayrı ayrı” yerine, “dayanışmalı” alınmasına hükmedilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 326/2.maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık ... hakkında yağma suçundan kurulan hükümde “5237 sayılı TCY’nın 51/3.maddesi uyarınca takdiren 2 yıl denetim altında bulundurulmasına," cümlesi çıkartılarak, yerine “5237 sayılı TCK"nın 51/3. maddesi gereğince sanığın 2 yıl 9 ay 10 gün süre ile denetime tabi tutulmasına” cümlesi yazılarak ve hükmün yargılama giderleri ile ilgili fıkrasından “sanık için atanan zorunlu savunman ücretinin ” ile “ dayanışmalı” kelimesinin çıkartılarak, “dayanışmalı” kelimesinin yerine “sanıkların neden oldukları yargılama giderlerinden ayrı ayrı sorumlu tutulmalarına” kelimelerinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanık ... hakkında yağma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Sanığın eylemine uyan ve zamanaşımı bakımından daha lehe hükümler içeren 5237 sayılı TCK’nın 149/1-a-c, 31/2.maddesinde tanımlanan yağma suçunun aynı Yasanın 66/1-d, 66/2 (1.cümle), maddesinde öngörülen 7 yıl 6 aylık olağan zamanaşımına bağlı olduğu ve suçun işlendiği 04.05.2005 tarihinden incelemenin yapıldığı tarihe kadar 67/4.maddesinde belirtilen 11 yıl 3 aylık sürenin geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 03.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.