Hukuk Genel Kurulu Esas No: 2013/1526 Karar No: 2015/1005 Karar Tarihi: 11.03.2015
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2013/1526 Esas 2015/1005 Karar Sayılı İlamı
Hukuk Genel Kurulu 2013/1526 E. , 2015/1005 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri 3.İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 02/04/2013 NUMARASI : 2013/62 E-2013/289 K.
Taraflar arasındaki “imzaya itiraz” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kayseri 3. İcra Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 22.05.2012 gün ve 2009/1160 E.-2012/325 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin 10.12.2012 gün ve 2012/21663 E.-2012/37030 K. sayılı ilamı ile; (...Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine borçlunun İİK. nun 168/4.maddesinde öngörülen yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda imzaya itiraz ettiği anlaşılmıştır. Kayseri 1.Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2009/820E.-2010/928 K. Sayılı 14.12.2009 tarihli kararında, davacının M.. S.., davalının A.. A... olduğu, davanın Kayseri 4.İcra Müdürlüğü"nün 2007/5293 Esas sayılı takibe konu senetlere ilişkin menfi tespit davası olup, 01/10/2010 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda takibe konu senetlerdeki imzanın davacının eli ürünü olmadığından bahisle davanın kabulü ile davacının borçlu olmadığının tespitine karar verildiği, kararın 19.ukuk Dairesi’nin 04/04/2012 tarihli ilamı ile onandığı ve karar düzeltme yoluna gidilmeyerek kesinleştiği görülmüştür. Bu durumda takip dayanağı senetlerdeki imzanın borçluya ait olmadığı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 14.12.2009 tarih ve 2009/820E.-2010/928K. sayılı kararı ile kesin hükme bağlanmış olduğundan mahkemece itirazın kabulüne karar verilmesi gerekir iken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN : Davacı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır. S O N U Ç : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı 6217 sayılı Kanun"un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici Madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 11.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.