19. Ceza Dairesi 2021/244 E. , 2021/2775 K.
"İçtihat Metni"
Turkuaz Haberleşme ve Yayıncılık A.Ş. bünyesindeki medya kuruluşlarından olan A Haber"de 10/05/2020 tarihinde yayınlanan "Tarsus belediyesinde sağlık ihmali" başlıklı habere yönelik ilgilisi ... vekilinin tekzip ve cevap metninin yayımlanması talebinin reddine dair Tarsus 1. Sulh Ceza Hakimliğinin 14/05/2020 tarihli ve 2020/1237 değişik iş sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin Tarsus 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 29/06/2020 tarihli ve 2020/1396 değişik iş sayılı kararı aleyhine, Adalet Bakanlığı"nın 10.11.2020 gün ve 15194 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 23.11.2020 gün ve KYB. 2020/102220 sayılı ihbarnamesi ile dairemize gönderilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun’un "düzeltme ve cevap hakkı" başlıklı 18. maddesinde yer alan, "(1) Gerçek ve tüzel kişiler, kendileri hakkında şeref ve haysiyetlerini ihlâl edici veya gerçeğe aykırı yayın yapılması hâlinde, yayın tarihinden itibaren altmış gün içinde, üçüncü kişilerin hukuken korunan menfaatlerine aykırı olmamak ve suç unsuru içermemek kaydıyla, düzeltme ve cevap yazısını ilgili medya hizmet sağlayıcıya gönderir. Medya hizmet sağlayıcılar, hiçbir düzeltme ve ekleme yapmaksızın, yazıyı aldığı tarihten itibaren en geç yedi gün içinde, cevap ve düzeltmeye konu yayının yapıldığı saatte ve programda, izleyiciler tarafından kolaylıkla takip edilebilecek ve açıkça anlaşılabilecek biçimde düzeltme ve cevabı yayınlar. Düzeltme ve cevap hakkı doğuran programın yayından kaldırıldığı veya yayınına ara verildiği durumlarda, düzeltme ve cevap hakkı, yedi günlük süre içinde anılan programın yayın saatinde kullandırılır. Düzeltme ve cevapta, buna neden olan yayın belirtilir. (2) Düzeltme ve cevabın birinci fıkrada belirtilen süre içinde yayınlanmaması hâlinde bu sürenin bitiminden; birinci fıkra hükümlerine aykırı şekilde yayınlanması hâlinde düzeltme ve cevabın yayınlandığı tarihten itibaren on gün içinde ilgili kişi, mahkemeden cevap ve düzeltmenin birinci fıkra hükümlerine uygun olarak yayınlanmasına karar verilmesini isteyebilir. Yetkili ve görevli mahkeme; başvuru sahibinin ikamet ettiği yerdeki sulh ceza mahkemesi, başvuru sahibinin yurt dışında ikamet etmesi hâlinde Ankara Sulh Ceza Mahkemesidir. (3) Sulh ceza hâkimi, istemi üç gün içinde duruşma yapmaksızın karara bağlar. Bu karara karşı tebliğden itibaren yedi gün içinde yetkili asliye ceza mahkemesine itiraz edilebilir. Asliye ceza mahkemesi itirazı üç iş günü içinde inceleyerek kesin karara bağlar... (7) İlgili kişi birinci fıkrada belirtilen cevap ve düzeltme hakkını, aynı süreler içinde doğrudan sulh ceza mahkemesinden isteyebilir." şeklindeki,
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun "İtiraz usulü ve inceleme mercileri" başlıklı 268. maddesinde yer alan, "(1) Hâkim veya mahkeme kararına karşı itiraz, kanunun ayrıca hüküm koymadığı hâllerde 35 inci maddeye göre ilgililerin kararı öğrendiği günden itibaren yedi gün içinde kararı veren mercie verilecek bir dilekçe veya tutanağa geçirilmek koşulu ile zabıt kâtibine beyanda bulunmak suretiyle yapılır. Tutanakla tespit edilen beyanı ve imzayı mahkeme başkanı veya hâkim onaylar. 263 üncü madde hükmü saklıdır..." şeklindeki,
5271 sayılı Kanun"un "Karar" başlıklı 271. maddesinde yer alan, "(1) Kanunda yazılı olan hâller saklı kalmak üzere, itiraz hakkında duruşma yapılmaksızın karar verilir. Ancak, gerekli görüldüğünde Cumhuriyet savcısı ve sonra müdafii veya vekil dinlenir. (2) İtiraz yerinde görülürse merci, aynı zamanda itiraz konusu hakkında da karar verir..." şeklindeki,
5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun"un 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"la değişik "Sulh ceza hâkimliği" başlıklı 10. maddesinde yer alan, "Kanunların ayrıca görevli kıldığı hâller saklı kalmak üzere, yürütülen soruşturmalarda hâkim tarafından verilmesi gerekli kararları almak, işleri yapmak ve bunlara karşı yapılan itirazları incelemek amacıyla sulh ceza hâkimliği kurulmuştur..." şeklindeki,
5235 sayılı Kanun"un 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"la değişik "Asliye ceza mahkemesinin görevi" başlıklı 11. maddesinde yer alan, "Kanunların ayrıca görevli kıldığı hâller saklı kalmak üzere, sulh ceza hâkimliği ve ağır ceza mahkemelerinin görevleri dışında kalan dava ve işlere asliye ceza mahkemelerince bakılır." şeklindeki düzenlemeler birlikte nazara alındığında, Sulh Ceza Hakimliğini bir işe veya itiraza bakmakla yetkili kılan usul hükümlerinde, 6112 sayılı Kanun"un 18. maddesinde yazılı ve halen yürürlükte olan "düzeltme ve cevap kararı" ve buna dair "itiraz" usulüne ilişkin bir değişiklik öngörülmediği, keza Kanun"un ilgili maddesinin özel bir yetki ve başvuru usulünü öngörmekte olup halen yürürlükte olduğu, bu itibarla, radyo ve televizyon yayınları nedeniyle tekzip ve cevap talebiyle başvuran ve başvurusu Sulh Ceza Hakimliği tarafından reddedilen ilgilisi tarafından yapılan itirazın 6112 sayılı Kanun"un 18. maddesinde yer alan özel usul hükümlerine göre Asliye Ceza Mahkemesince değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, mahkemenin görevsizliğine ve dosyanın yetkili ve görevli Asliye Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediği, gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla,
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Düzeltme ve cevap metninin yayınlanması talebinin reddine dair karara karşı yapılan itirazın, 6112 sayılı Kanun"un 18. maddesi gereği, görevli ve yetkili merci olan Tarsus Asliye Ceza Mahkemesine gönderilmesi ve bu Mahkeme tarafından karara bağlanması gerektiği anlaşılmakla,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma talebi yerinde görüldüğünden, Tarsus 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 29/06/2020 tarihli ve 2020/1396 değişik iş sayılı kararının; 5271 sayılı CMK"nın 309/4-b maddesi uyarınca kanun yararına BOZULMASINA, bozma gereği müteakip işlemlerin itiraz merci olan Tarsus Asliye Ceza Mahkemesi tarafından dosya üzerinde yapılacak inceleme sonucunda yerine getirilmesine, 10.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.