Bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçundan şüpheliler ... ve ... haklarında yapılan soruşturma esnasında, suç yeri itibarıyla dosyanın İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine dair Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığının 07/03/2019 tarihli ve 2018/15902 soruşturma, 2019/196 sayılı yetkisizlik kararını müteakip, bu kez suç yeri bakımından dosyanın Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine ilişkin İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 02/01/2020 tarihli ve 2019/34351 soruşturma, 2020/9 sayılı yetkisizlik kararı üzerine, Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığının yetkili savcılık olarak belirlenmesine dair mercii Karşıyaka 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 13/01/2020 tarihli ve 2020/100 değişik iş sayılı kararı aleyhine, Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 06/04/2020 gün ve 94660652-105-68-3344-2020 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 14/05/2020 gün ve 2020/44086 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 04/11/2019 tarihli ve 2019/636 esas, 2019/10639 karar sayılı ilâmında "....dolandırıcılık suçunun, iradesi fesada uğratılan kişinin yatırmış olduğu paranın fail tarafından çekildiği anda tamamlanacak olması nedeniyle suç yerinin de menfaatin temin edileceği yer olacağından hareketle...." şeklinde belirtildiği üzere, somut soruşturma dosyasına konu olayda, 16/10/2018 tarihinde müştekinin kullanmış olduğu numarayı arayarak kendisini avukat olarak tanıtan kişinin, müştekinin daha önce yaptırdığını düşündüğü hayat sigortasının iptal olmadığını ve birikmiş borcunun 5.010,00 Türk lirası olduğunu söyleyerek müştekinin anılan miktarda eft çıkışı yapmasına neden olduğu, bu paranın ise dosya arasında mevcut Denizbank tarafından gönderilen 23/10/2018 tarihli cevabi yazı ile .... Gişe ve .... ATM"lerinden çekildiğinin tespit edilmesi karşısında İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının yetkili olduğu gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Şüpheliler tarafından paranın çekildiği yerin İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı yargı çevresinde kaldığı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet bulunmadığından, kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görülmekle, Karşıyaka 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 13/01/2020 tarihli ve 2020/100 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine, 07/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.