MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın sonunda yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 30/.../2017 gün ve 2016/3840 E. - 2017/8595 K sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmiş, süresi içinde davalı ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Yörede 1956 yılında yapılan kadastro sırasında... köyü 351 parsel sayılı 4630,00 m² yüzölçümündeki taşınmaz, Eylül 1315 yoklama tarih ... sıra numaralı tapu kaydı ve 394 tahrir sıra nolu vergi kaydına dayanılarak dava dışı ... Kaya adına tespit edilerek itirazsız kesinleşmiş, daha sonra 2004 yılında satış yoluyla davalı şirkete intikal etmiştir.
Davacı ..., taşınmazın 1051,70 m²"sinin kesinleşmiş orman sınırları içerisinde kaldığını belirterek tapusunun iptali ile orman vasfıyla ... adına tescilini talep etmiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmekle Dairemizin yukarıda esas ve karar numarası yazılı kararıyla bozulmasına karar verilmiştir. Bozma kararına karşı davalı ... vekili tarafından süresinde karar düzeltme talebinde bulunulmuştur.
Dava kesinleşmiş orman sınırları içerisinde kalan taşınmazın tapusunun iptali ve orman vasfıyla ... adına tescili istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1744 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 01.....1976 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve .... madde uygulaması, daha sonra ........1987 tarihinde ilân edilerek kesinleşen aplikasyon ve 3302 sayılı Kanunla değişik 6831 sayılı Kanunun .../B madde uygulaması, 07.04.2005 tarihinde ilân edilerek kesinleşen 6831 sayılı Kanunun 4999 sayılı Kanun ile değişik .... madde uyarınca yapılan düzeltme işlemi vardır.
Bilindiği üzere 6100 sayılı HMK’nın 303. maddesinin birinci fıkrası ""Bir davaya ait şeklî anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için, her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir"" ifadesini içermektedir. Somut olayda davalı şirket tarafından (önceki ünvanı... Tur. İnş. Hay. Zir. Gıda Ta. Ür. İth. İhr. ve San. A.Ş.) ... ve ... aleyhine ve ... .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/555 Esas sayılı davasında dava konusu "tapudaki orman şerhinin terkini"dir, eldeki dava dosyasında ise dava konusu "tapu iptal ve tescil" hakkındadır. Dolayısıyla her iki davada taraflar aynı olmakla birlikte dava konuları farklı olup ... .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 31/01/2011 tarih ve 2009/555 E. - 2011/125 K. sayılı hükmü eldeki dava bakımından kesin hüküm teşkil etmez. Ayrıca, dosyada bulunan orman kadastrosuna ilişkin çalışma tutanaklarının 32. Sayfa İç Parsel No:... başlıklı bölümde 233-237 nolu orman sınır noktalarının tesisinde dava konusu taşınmazın tapulama sınırına uyulduğu ve bu taşınmazın orman sınırları dışında bırakıldığı, keza orman bilirkişi kurulunun tespitine göre de taşınmazın kesinleşen orman kadastrosunda orman sınırları dışında bırakıldığı, orman kadastro haritasında tersimat hatası yapıldığı belirlenmiştir. Orman kadastro haritası ile kadastro çalışma tutanakları arasında uyumsuzluk olduğunda orman kadastro çalışma tutanaklarına değer verileceğine göre dava konusu taşınmazın orman sınırları dışında kaldığı gerekçesiyle davanın reddine dair mahkeme hükmünde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu nedenle, yanılma sonucu hükmün bozulmasına karar verilmiş olduğu anlaşılmakla davalı şirket vekilinin karar düzeltme itirazının kabulü ile Dairemizin bozma kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin karar düzeltme itirazlarının kabulü ile Dairemizin 30/.../2017 gün ve 2016/3840 E. - 2017/8595 K. sayılı bozma kararının KALDIRILMASINA ve yerel mahkeme kararının ONANMASINA 30/04/2018 gününde oybirliği ile karar verildi.