15. Hukuk Dairesi 2015/776 E. , 2015/3503 K.
"İçtihat Metni"Davacı T.. B.. ile davalılar 1-T.. İnş. ve San. A.Ş. 2-S.. Yapı Müh. Müş. A.Ş. arasındaki davadan dolayı Ankara 21. Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 08.05.2014 gün ve 2013/92-2014/273 sayılı hükmü onayan Dairemizin 11.12.2014 gün ve 2014/5595-7205 sayılı ilamı aleyhinde davalı T.. İnş. ve San. A.Ş. vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, mahkemece davalı S... Yapı Mühendislik ve Müşavirlik A.Ş. hakkındaki davanın reddine, davalı T.. İnşaat Sanayi A.Ş. hakkındaki davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın davacı ve davalı T.. İnşaat Sanayi A.Ş. tarafından temyizi üzerine Daire"mizin 11.12.2014 gün ve 2014/5595 Esas, 2014/7205 Karar sayılı ilâmı ile onanmasına karar verilmiş, bu defa davalı T.. İnşaat Sanayi A.Ş. vekilinin karar düzeltme istemiyle dosya yeniden incelenmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre davalı T..İnşaat Sanayi A.Ş."nin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer karar düzeltme istemleri yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Mahkemece hükmüne uyulan Daire"mizin 21.11.2011 tarih ve 2010/4521 Esas, 2011/6684 Karar sayılı bozma ilâmının 3. sayfasında mahkemece gizli ayıplar yönünden yapılacak işlemin, “bedeline karar verilen gizli ayıpların hangi yıl ortaya çıktığını bilirkişi kurulundan alınacak ek raporla yazışmalar, teknik raporlar ve diğer deliller incelenmek suretiyle belirlemek, bu ayıpların 1996 ve 1997 yıllarında ortaya çıkan ve yükleniciye bildirilen ayıplardan olup olmadığını açığa kavuşturmak, bu kapsamdaki ayıplardan ise bedelini 1997 yılı mahalli rayiçleriyle saptamak, sonradan ortaya çıkan ayıplardan ise en geç delik tespitinin yapıldığı 15.09.2003 tarihinde ortaya çıktığını, ayıbın varlığının ve zarar miktarının 06.10.2003 tarihli tespit bilirkişi raporu ile öğrenildiğini, tespit bilirkişi raporuna dayanılarak açılan davada yüklenici şirkete dava ihbar edilmiş olduğundan süresinde ayıp ihbarında bulunulmuş olduğunu kabul ederek gizli ayıpların giderilme bedelini 2003 yılı mahalli rayiçleriyle saptayıp hüküm altına almak” olduğu belirtilmiştir. Mahkemece Daire"mizin bozma ilâmına uyuşmuştur. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu"nun 09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı ilamı gereğince yerel mahkemece Yargıtay"ın bozma kararına uyulması sonucu bozmada belirtilen hususlar lehine olan taraf yararına usulî kazanılmış hak teşkil edeceğinden bozma kararında gösterilen inceleme ve araştırma yapılarak o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. Mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde, bozma ilamından sonra alınan ve hükme esas alına bilirkişi asıl ve ek raporunda “bozma ilâmında gizli ayıp mahiyetindeki imalâtların 2003 yılındaki serbest piyasa rayiçlerine göre hesaplanması gerektiğinin belirtildiği” gerekçesi ile gizli ayıplı imalât bedelleri 2003 yılı serbest piyasa rayiçleriyle hesaplanmıştır. Oysa Daire"mizin bozma ilamında öncelikle gizli ayıpların hangi yıl ortaya çıktığının yazışmalar, teknik raporlar ve diğer deliller incelenmek suretiyle belirlemesi, bu belirlemeden sonra gizli ayıpların bedelinin 1997 veya 2003 yılı mahalli rayiçleriyle saptanması gerektiği belirtilmiştir. Mahkemenin, belirtilen şekilde araştırma yapmaksızın gizli ayıp bedellerini 2003 yılı mahalli rayiçleriyle hesaplayan bilirkişi raporunu hükme dayanak olarak karar vermesi “usulî kazanılmış hakkın korunması gerektiği” ilkesine aykırı olmuştur.
O halde mahkemece gizli ayıplar yönünden yapılacak iş; bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak bozma ilamında belirtildiği şekilde gizli ayıpların hangi yıl ortaya çıktığını yazışmalar, teknik raporlar ve diğer deliller incelenmek suretiyle belirlemek, bu ayıpların 1996 veya 1997 yıllarında ortaya çıkan ve yükleniciye bildirilen ayıplardan olup olmadığını açığa kavuşturmak, bu kapsamdaki ayıplardan ise bedelini 1997 yılı mahalli rayiçleriyle saptamak, sonradan ortaya çıkan ayıplardan ise en geç delil tespitinin yapıldığı 15.09.2003 tarihinde ortaya çıktığı, ayıbın varlığı ve zarar miktarının 06.10.2003 tarihli tespit bilirkişi raporu ile öğrenildiği, tespit raporuna dayanılarak açılan davada yüklenici şirkete dava ihbar edilmiş olduğundan süresinde ayıp ihbarında bulunulmuş olduğunu kabul ederek gizli ayıpların giderilme bedelini 2003 yılı mahalli rayiçleriyle saptayıp hüküm altına almaktan ibarettir.
Yerel mahkeme kararının gizli ayıplar yönünden bozmaya uygun karar verilmemesi nedeniyle yukarıda açıklanan gerekçelerle bozulması gerekirken yanılgı sonucu onandığı anlaşıldığından davalının karar düzeltme isteminin kabulü ile Daire"mizin onama kararının kaldırılması ve mahkeme kararının bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı T..İnşaat Sanayi A.Ş. vekilinin diğer karar düzeltme taleplerinin reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile Daire"mizin 11.12.2014 gün 2014/5595 Esas, 2014/7205 Karar sayılı onama ilâmının kaldırılmasına ve yerel mahkeme kararının yukarıda açıklanan gerekçeyle davalı T.. İnşaat Sanayi A.Ş. yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin ve karar düzeltme harçlarının istek halinde temyiz eden davalı T.. İnş. ve San. A.Ş."ye geri verilmesine, 18.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.