Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/8284
Karar No: 2012/1855

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2011/8284 Esas 2012/1855 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2011/8284 E.  ,  2012/1855 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Kayseri 2. İş Mahkemesi
    TARİHİ : 07/06/2011
    NUMARASI : 2011/72-2011/248

    Davacı vekili, davacının davalı işyerinde 2001 yılında koordinatör yardımcısı olarak çalışmaya başladığını, 2007 yılı Ağustos ayında emekli olduğunu, ancak yeni bir sözleşme ile davalı şirkette çalışmaya devam ettiğini 27/09/2007 tarihinde hiç bir haklı sebep gösterilmeksizin iş sözleşmesinin işverence feshedildiğini belirterek feshin geçersizliğine ve davacı işçinin işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı işveren vekili, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı müfettiş ve müfettiş yardımcıları tarafından yapılan inceleme sonucunda davacının istihdam edildiği koordinatör yardımcısı kadrosunun ihdas edilme amacının tamamen davacıya menfaat sağlamak niyeti taşıdığı davacının çalıştığı dönem itibariyle hiçbir projeye imza atmadığı hiçbir şekilde şirketin koordinasyonunda yer almadığının tespit edildiğini bu şekilde de şirketin zarara uğradığını bu nedenlerle de davacının iş sözleşmesinin haklı olarak feshedildiğini belirterek  davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece  davalı işverenin  feshin son çare olması ilkesine uygun  davranmadığı, geçerli nedenin iş veren tarafından ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli nedene dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18 ve devamı maddeleridir. 
    4857 sayılı Kanun’un 18.maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.
    İşletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan sebepler; sürüm ve satış imkanlarının azalması, talep ve sipariş azalması, enerji sıkıntısı, ülkede yaşanan ekonomik kriz, piyasada genel durgunluk, dış pazar kaybı, ham madde sıkıntısı gibi işin sürdürülmesini
    imkansız hale getiren işyeri dışından kaynaklanan sebeplerle yeni çalışma yöntemlerinin uygulanması, işyerinin daraltılması, yeni teknolojinin uygulanması, işyerinin bazı bölümlerinin kapatılması ve bazı iş türlerinin kaldırılması gibi işyeri içi sebeplerdir.
    İşletmenin, işyerinin ve işin gereklerinden kaynaklanan sebeplerle sözleşmeyi feshetmek isteyen işverenin fesihten önce fazla çalışmaları kaldırmak, işçinin rızası ile çalışma süresini kısaltmak ve bunun için mümkün olduğu ölçüde esnek çalışma şekillerini geliştirmek, işi zamana yaymak, işçileri başka işlerde çalıştırmak, işçiyi yeniden eğiterek sorunu aşmak gibi varsa fesihten kaçınma imkanları kullanması, kısaca feshe son çare olarak bakması gerekir.
    4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin ikinci fıkrasına göre feshin geçerli nedene dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.    
    Somut olayda davacı işçinin  işyerinde koordinatör yardımcısı olarak çalıştığı, iş sözleşmesinin  davalı işveren tarafından  10.01.2011  günlü fesih bildirimi ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığı müfettiş ve müfettiş yardımcıları tarafından  işyerinde yapılan inceleme sonucunda davacının istihdam edildiği koordinatör yardımcısı kadrosunun ihdas edilme amacının tamamen davacıya menfaat sağlamak niyeti taşıdığı davacının çalıştığı dönem itibariyle hiçbir projeye imza atmadığı hiçbir şekilde şirketin koordinasyonunda yer almadığının tespit edilmesi üzerine bakanlık talimatı ile  feshedildiği anlaşılmaktadır.
    Mahkemece  davalı işletmede çalışan işçi  sayısı ve işletmenin kapasitesine  göre  davacının  kadrosunun kaldırılmasına  rağmen  davacının  işyerinin  başka  bölümlerde  çalıştırılmasının mümkün olduğu, davalı işverenin  fesihten önce   işyerinde  feshin önlenmesi için gerekli tedbirlere  başvurmadan  yapılan feshin geçersiz olduğu sonucuna varılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.  Ancak davalı işveren tarafından davacıya  tebliğ edilen fesih bildiriminde  belirtilen nedenlerin geçerli olup olmadığı  yönünde  mahkemece  yapılan araştırma yeterli değildir. 
    Fesih bildiriminde  işyerinde Sanayi ve Ticaret Bakanlığı müfettişlerinin yaptığı inceleme  sonucunda  düzenlenen 27.08.2010 tarihli ve 2010/3-2 sayılı inceleme raporunda  davacının istihdam edildiği koordinatör yardımcısı kadrosunun ihdas edilme amacının tamamen davacıya menfaat sağlamak niyeti taşıdığı davacının çalıştığı dönem itibariyle hiçbir projeye imza atmadığı hiçbir şekilde şirketin koordinasyonunda yer almadığının tespit edilmesi  nedeniyle  iş sözleşmesini feshedildiği   ancak  mahkemece fesih bildirimindeki belirtilen  olgular üzerinde durulmaksızın  eksik inceleme  ile yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
    Bu sebeple  somut olayda doğru sonuca varılması için  öncelikle davacının görev tanımı, işyeri personel  yönetmeliği, davacının  koordinatör yardımcısı olarak atanmasından önceki ve  sonraki işyeri organizasyon şemaları getirtilmeli gerekirse konusunda uzman bilirkişi heyetinden  Sanayi ve Ticaret Bakanlığı müfettişlerinin yaptığı inceleme raporunda belirtilen iddialarla ilgili  rapor alınmalı, bu suretle toplanan deliller hep birlikte değerlendirmeye tabi tutularak  oluşacak sonuç uyarınca  feshin haklı veya geçerli nedene dayanıp dayanmadığı yönünde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması  hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. 
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 14.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi