11. Hukuk Dairesi 2019/362 E. , 2019/4087 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Polatlı 1. Asliye Hukuk Mahkemesince (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) verilen 07/06/2018 tarih ve 2014/755 E 2018/182 K. sayılı kararın katılma yolu ile davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi’nce verilen 18/10/2018 tarih ve 2018/1386-2018/1083 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; davalı şirketin 5 ortaklı bir aile şirketi olduğunu, şirket ortağı ..."nin uzun zamandır şirketin faaliyetleri ve mal varlığı giderleri hakkında hiç kimseye hesap vermediğini, şirketin tek başına sahibi gibi davrandığını, büyük hisseder ..."nin şirketi tek sahibi gibi malvarlıklarını sarf etmeye ve yok etmeye başladığını, 17/10/2014 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısına katıldığında hiçbir surette iradesinin genel kurula yansımadığını ileri sürerek öncelikle müvekkilinin haklarının korunması amacıyla şirketin bir kayyım tarafından yönetilmesini, şirketin gayrimenkulleri, banka hesapları ve araçları üzerine ihtiyat tedbir kararı konulmasını, TTK"nın 531. maddesi gereğince şirketin tasfiyesine ve pay sahiplerine paylarına karşılık karar tarihine en yakın tarihteki gerçek değerlerinin ödenmesi suretiyle şirketten çıkartılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davalı şirketin anonim şirket olduğu, davacının çıkma hakkını kullandığında şirketin diğer ortakları ile anonim şirket olarak varlığını sürdürebileceği, davacının davalı şirket ortaklığından çıkması için TTK"nın 531. maddesi kapsamında haklı sebeplerin oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının TKL İnşaat Sağlık Gıda Tarım Enerji Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş. ortalığından haklı sebep ile çıkmasına, ortaklıktan çıkma payı olarak tespit edilen 323.897,72 TL"nin davalı şirketten tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş daha sonra davalı şirket temsilcisi ve davalı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurmaktan feragat ettiklerini bildirmesi üzerine mahkemece 10/05/2018 tarihli ek karar ile davalının istinaf yoluna başvurma talebinin feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, davacı vekili katılma yoluyla istinaf dilekçesi sunarak istinaf dilekçesinin kendisine tebliğ edilmeden ek karar verilmesinin hatalı olduğunu, davalının istinaf kanun yoluna başvurmakla davacının da katılma yoluyla istinaf hakkının bulunduğunu, feragat talebinin istinaf mahkemesi tarafından değerlendirilmesi gerektiğini ileri sürerek vekalet ücreti yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. İlk derece mahkemesince 07/06/2018 tarihli ek karar ile davacının katılma yoluyla istinaf talebinin HMK 348/2 maddesi gereğince reddine karar verilmiştir.
Katılma yoluyla istinaf talebinin reddine ilişkin ek karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi"nce; davacı vekilinin katılma yolu ile istinafa başvurusunun HMK"nın 348/(2) maddesi uyarınca reddine ilişkin ilk derece mahkemesinin 07/06/2018 tarihli ek kararında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen ek karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun katılma yolu ile istinaf isteminin reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen 18.10.2018 tarihli katılma yolu ile istinaf isteminin reddine dair kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 22/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.