5. Ceza Dairesi Esas No: 2013/11143 Karar No: 2015/14698 Karar Tarihi: 01.10.2015
Tefecilik - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/11143 Esas 2015/14698 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sarıgöl Asliye Ceza Mahkemesinde görülen tefecilik suçuyla ilgili bir davada, Sanık birden fazla kişiye faiz karşılığı borç para verdiği için TCK'nın 43/2. maddesi gereği uygulama yapılması gerektiği belirtilmiştir. Hapis cezasının 2 yılın üzerinde olması sebebiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılması sınırları dışında olduğu anlaşılmıştır. Ancak hüküm alt sınırdan belirlenirken, denetim süresi en üst sınırdan tayin edilmiştir ve yargılama kanunlara aykırı yapılmıştır. Bu nedenle mahkeme kararı bozulmuştur. Kanun maddeleri: TCK'nın 43/2, 51/3, 53/1-c ve 53/3.
5. Ceza Dairesi 2013/11143 E. , 2015/14698 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 4 - 2011/326112 MAHKEMESİ : Sarıgöl Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 25/11/2008 NUMARASI : 2007/320 Esas, 2008/305 Karar SUÇ : Tefecilik
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Müşteki Hazineye usulüne uygun olarak davetiye tebliğ edilmesine rağmen kamu davasına katılıp katılan sıfatını almadığı ve sanığın birden fazla kişiye faiz karşılığı borç para verdiği, bu nedenle hakkında TCK"nın 43/2. maddesi gereğince uygulama yapılması gerektiği; bu durumda sonuç hapis cezasının 2 yılın üzerinde kalacağı, bu cezanın da hükmün açıklanmasının geri bırakılması sınırları dışında olduğu anlaşılmakla; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 04/03/2008 gün ve 2008/6-47, 2008/43 sayılı Kararında vurgulandığı gibi yanılgılı uygulama nedeniyle bir kez daha atıfet sağlanamayacağı nazara alınarak, tebliğnamede yer alan 1 ve 3 nolu bozma düşüncelerine iştirak edilmemiş, yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; Sanık hakkındaki temel ceza alt sınırdan belirlenmesine karşın, yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeksizin, TCK"nın 51/3. maddesindeki denetim süresinin en üst sınırdan tayin edilmesi, Kısa süreli olmayan hapis cezası ertelenen sanık hakkında TCK"nın 53/3. maddesi uyarınca 53/1-c maddesinde belirtilen kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun hiç bir şekilde uygulanamayacağı, altsoyu dışındaki kişiler yönünden ise hapis cezasının infaz tarihine kadar yoksun bırakılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilmek suretiyle CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususların yeniden duruşma yapılmaksızın CMUK"nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, alt sınırdan ceza tayinine ilişkin mahkemenin uygulaması dikkate alınarak hüküm fıkrasında yer alan denetim süresine ilişkin bölümdeki "3 yıl" ibaresinin "1 yıl 8 ay" olarak, hak yoksunluklarının uygulanmasına ilişkin bölümün "TCK"nın 53/1. maddesinde yazılı haklardan 53/2. maddesi gereğince hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına, kısa süreli olmayan hapis cezası ertelenen sanık hakkında 53/3. maddesine göre 53/1-c maddesinde yer alan kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri ile ilgili hak yoksunluklarının ise uygulanmamasına" şeklinde değiştirilmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 01/10/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.