Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14079
Karar No: 2019/6138
Karar Tarihi: 02.10.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/14079 Esas 2019/6138 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, bir taş fırını inşa etmek için önceki sahibinin izniyle taşınmaza başladıklarını ancak daha sonra taşınmazın davalıya satıldığını ve fırının tahrip edildiğini belirterek tapu iptali ve tescil ya da tazminat talebinde bulundu. Mahkeme, tapu iptali ve tescil talebini reddetti ancak fırının maliyeti olan 7.000 TL'nin davalıdan tahsiline karar verdi. Davalı, bu kararı temyiz etti. Yargıtay, tapu iptali ve tescil talebinin pasif husumet nedeniyle reddedilebileceğini ancak fırının maliyetinin tazmini gerektiğini belirlendi. Ayrıca, malzeme sahibinin TMK'nın 724. maddesi uyarınca tescil talebinde bulunabilmesi için iyi niyetli olduğunun araştırılması gerektiği ifade edildi. Bu haktan yararlanabilmek için öncelikle iyi niyet şartı aranmaktadır. İyi niyetli varlığın iddia edilmesi, mahkemece araştırılır. Ancak, 14/02/1951 tarih ve 17/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'na göre kendisinden beklenen dikkat ve özeni göstermeyen malzeme sahibinin temliken tescil talebinde bulunması mümkün değildir. Taş fırının yapısının yıkılması sırasında fırın yapısının çatısında kullanılan malzemelerin yakacak olarak ayrılabileceği
14. Hukuk Dairesi         2016/14079 E.  ,  2019/6138 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 30/04/2014 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptali ve tescil talebinin reddine, tazminat talebinin kısmen kabulüne dair verilen 15/03/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacılar vekili, Karaderi Köyü 143 ada 3 parsel sayılı taşınmazın daha önce ... adlı kişiye ait olduğunu, bu kişinin muvafakatı ile davacılar tarafından 2013 yılında köylülerin kullanımı için bir taş fırın yaptırmaya başladıklarını, fırının inşaatı bitmeden taşınmazın davalı ..."e satıldığını, taşınmaz satılırken fırının ve kapladığı alanın dışında kalan kısmın satışının yapıldığını, davalının taşınmazı satın aldıktan sonra üzerine ev yaptığını ve fırının tahrip edildiğini, fırının maliyeti 10.000,00TL olup, oturduğu zeminin değerinin ise çok daha düşük olduğunu, fırının sökülüp başka bir yere taşınmasının da mümkün olmadığını belirterek, TMK"nın 724. ve devamı maddeleri gereğince öncelikle dava konusu fırının zemininin tapusunun iptali ile davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline, bu talep kabul edilmez ise fırının dava tarihi itibariyle rayiç değerinin tespiti ile yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, iddiaların doğru olmadığını, önceki malik ..."un bu fırının yapımına izni olmadığını, davacıların birçok taşınmazı olduğu halde dava konusu taşınmaza yapı yapmakta iyi niyetli olmadıklarını, fırının kaçak olarak yapılmış olduğunu, ..."un fırından haberinin olmadığını ve arazinin kullanımı için hiç kimseye izin vermediğini söylediğini, davacıların önceki malik zamanında fırını yaptıklarını iddia etmelerine göre kendisine husumet yöneltmeyeceklerini, şahsi hakkın inşaatın yapıldığı sıradaki arsa sahibine karşı ileri sürülmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, tapu iptali ve tescil davasının pasif husumet nedeniyle reddine, tazminat talebinin kısmen kabulüne, 7.000,00TL fırın bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Hükmü davalı temyiz etmiştir.
    Bir kimsenin kendi malzemesi ile başkasının tapulu taşınmazına sürekli, esaslı ve mütemmim cüz"i niteliğinde yapı yapması halinde malzeme sahibinin iyi niyetli olmasının yanında diğer bazı koşullar da mevcutsa malzeme sahibi yapının bulunduğu alan ile yapının kullanılması için zorunlu arazi parçasının tescilini mülkiyet hakkı sahibinden isteyebilir.
    TMK"nın 724. maddesinde yapı sahibine tanınan bu hak, kişisel hak niteliğinde olup, bina sahibi ve onun külli halefleri tarafından, inşaat yapılırken taşınmazın maliki kim ise ona ya da onun külli haleflerine karşı ileri sürülebilir. Hemen belirtmek gerekir ki, taşınmaza sonradan malik olan kişiye karşı da bu kişisel hak ancak yapı sahibini bu haktan mahrum bırakmak amacıyla arsa sahibi ile el ve işbirliği içinde olduğu iddiasıyla ileri sürülebilir.
    Malzeme sahibinin TMK"nın 724. maddesine dayanarak tescil talebinde bulunabilmesi bazı koşulların varlığına bağlıdır;
    Birinci koşul, malzeme sahibinin iyi niyetli olmasıdır.
    TMK"nın 724. maddesi hükmünden açıkça anlaşılacağı üzere, taşınmaz mülkiyetinin yapı sahibine verilebilmesi için öncelikli koşul iyi niyettir. Öngörülen iyi niyetin TMK"nın 3. maddesinde hükme bağlanan subjektif iyi niyetli olduğunda da kuşku yoktur. Bu kural, malzeme sahibinin elattığı taşınmazın başkasının mülkü olduğunu bilmemesini veya beklenen tüm dikkat ve özeni göstermesine karşılık bilebilecek durumda olmamasını ya da yapıyı yapmakta haklı bir sebebinin bulunmasını ifade eder.
    Malzeme sahibinin tescil istemi ile açtığı davada iyi niyetli varlığı iddia ve savunmaya bakılmaksızın mahkemece re"sen araştırılmalıdır. Ne var ki, 14/02/1951 tarih ve 17/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında belirtildiği gibi olay ve karinelerden, durumun özelliklerine göre kendisinden beklenen dikkat ve özeni göstermemiş olduğu açık bulunan malzeme sahibinin temliken tescil talebinde bulunması mümkün değildir. Çünkü bu gibi durumlarda kötü niyet karşı tarafın ispatı gerekmeden belirlenmiş olur. Ayrıca iyi niyet inşaatın başladığı andan tamamlandığı ana kadar devam etmelidir. (Subjektif koşul)
    İyi niyet koşulunun gerçekleşmediği durumlarda diğer koşulların gerçekleşip gerçekleşmediğinin anlaşılmasına gerek bulunmamaktadır.
    Somut olaya gelince; davaya konu taşınmaz üzerinde inşa edilen fırının inşası sırasında davacıların iyi niyetli bulunmadıkları mahkemece de isabetli bir şekilde tespit edilmiştir. Ancak, bu durumda taşınmaz üzerinde bulunan yapının TMK"nın 723/son maddesi gereğince arazi maliki için taşıdığı en az değerin belirlenmesi ve tazminine karar verilmesi gerekmektedir. Kullanılır durumda bulunmayan fırının arazi maliki için taşıdığı en az değer inşaat mühendisi bilirkişi Eyüp Dönmez"in 08/06/2015 tarihli raporunda belirttiği üzere taş fırın yapısının yıkılması sırasında fırın yapısının çatısında kullanılan ahşap malzemelerin yakacak olarak kullanılmak üzere ayrılabileceği, çatı kaplama malzemesi olan galvanizli sacın hurda malzeme şeklinde elde edileceği ve bu iki imalatın bu şekilde kullanılmak üzere değerinin dava tarihi itibariyle 200,00TL olacağı tespit edilmiştir. Mahkemece, bu miktarda tazminata karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi