Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/5329
Karar No: 2015/3473
Karar Tarihi: 18.06.2015

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2014/5329 Esas 2015/3473 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı taşeron şirket, davalının itirazı üzerine oluşan icra takibine itirazın iptalini takibin devamı ve %20 icra inkâr tazminatı istemiyle açılan davada kısmen kabul edilmiştir. Ancak davalı şirket, sunulan delillerle takibe konu fatura bedelini ödediğini kanıtlamıştır. İbraname niteliğindeki belge, davacı şirket yönünden bağlayıcıdır. Bu nedenle, takibe konu fatura bedelinin tamamen ödendiği kabul edildiğinde anılan davanın reddi yerine kısmen kabul kararı verilmesi doğru değildir. Davacı yararına %20 oranında icra inkâr tazminatına hükmedilmesi de kabul açısından İİK'nın 67/2. maddesine aykırıdır. Sonuç olarak, temyiz olunan kararın davalı yararına bozulması gerekmektedir.
Kanun Maddeleri: İİK'nın 67/2. maddesi
15. Hukuk Dairesi         2014/5329 E.  ,  2015/3473 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Bursa 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
    Tarihi :12.05.2014
    Numarası :2012/565-2014/158

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Davacı taşeron tarafından eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili için girişilen icra takibine davalının itirazı üzerine oluşan icra takibine itirazın iptâli takibin devamı ve %20 icra inkâr tazminatı istemi ile açılan davada davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davalı yüklenici tarafından temyiz edilmiştir.
    Taraflar arasında yazılı eser sözleşmesi yoktur. Davacı taşeron sözlü anlaşma ile davalı yüklenici taahhüdünde olan “A.. Ç..T.A.Ş."ye ait Van Çimento Fabrikalarının” güçledirme işlerini üstlenmiş, iş bedeline ilişkin 09.05.2012 günlü 115,640,00 TL tutarlı faturayı düzenleyerek Bursa 6. İcra Dairesi"nin 2012/11810 sayılı dosyası ile icra takibine konu etmiştir. Davalı yüklenici ödeme emrine süresinde itiraz etmiş, icra takibine konu edilen faturaya ilişkin bir borç bulunmadığını ileri sürmüş, yargılama sırasında da işin davacı şirket ortağı İ.. Ş.. tarafından yürütüldüğünü, çeşitli tarihlerde İ.. Ş.."in vermiş olduğu banka hesap numaralarına 93.000,00 TL ödeme yapıldığını, icra takibinin dayanağı olan fatura düzenlendikten sonra da 30.05.2012 tarihinde banka aracılığı ile şirket adına 10.000,00 TL ödendiğini, F..B.. Ş..i"nin 17.08.2012 keşide tarihli .... nolu 7.640,00 TL ve aynı bankanın 24.08.2012 keşide tarihli .. nolu 5.000,00 TL bedelli çekleriyle fatura bedelinin tamamen ödendiğini, şirket ortağı İ.. Ş.. tarafından da tutanaktır başlıklı yazı ile K.. İnşaat olarak ..Mak. A.Ş."den faturaya mahsuben hiçbir alacağı bulunmadığına dair ibra belgesi verdiğini savunmuştur.
    Gerçekten de delil olarak sunulan "tutanaktır" başlıklı belgede davacının davalıya takibe konu fatura bedeline karşılık hiçbir alacağı bulunmadığı yazılı olup bu belgeyi düzenleyen İ.. Ş.. davacı şirketin %42,50 hissesine sahiptir. İ.. Ş.. 21.10.2010 tarihli vekâletten 12.03.2012 tarihli ihtarla azledilmiş ve azil İ.. Ş.."e 21.03.2012 tarihinde tebliğ edilmiş ise de azilin üçüncü kişilere ve akdî ilişkinin kurulduğu davalı şirkete tebliğ edildiğine dair dosyada bir bilgi ve belge yoktur. Bu nedenle ibraname nitelikli belgenin davacı şirket yönünden bağlayıcı olduğu kabul edilmelidir. Kaldı ki yine davacı şirket ortağı olan B.. Ş.. adına azilden önce yapılan 15.000,00 TL"lik ödemenin davacı taşeron şirket adına yapıldığı benimsenerek fatura bedelinden mahsup edildiği ve davacının bu yönden temyiz talebinde bulunmadığı, yine B.. Ş.. adına yapılan 70.000,00 TL tutarlı havaleler ve 12.640,00 TL tutarlı çek ödemeleri de nazara alındığında takibe konu fatura bedelinin tamamen ödenmiş olduğunun kabulü ile anılan davanın reddi yerine yazılı gerekçe ile kısmen kabul kararı verilmesi doğru olmadığı gibi alacak likid (belirlenebilir) olmadığından ve miktarının belirlenmesi yargılamayı gerektirdiğinden davacı yararına %20 oranında icra inkâr tazminatına hükmedilmiş olması da kabul şekli açısından İİK"nın 67/2. maddesine aykırı görülmüş, kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 18.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi