11. Hukuk Dairesi 2018/2283 E. , 2019/4076 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 21/03/2017 tarih ve 2015/187 E. - 2017/122 K. sayılı kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 22/02/2018 tarih ve 2017/1336-2018/203 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili şirket tarafından "Clipper" markası altında 1970’li yıllardan beri çakmak üretimi gerçekleştirildiğini, söz konusu çakmakların silindirik gövdesi ile piyasada bulunan diğer çakmaklardan özgün bir tasarıma sahip olduğunu, bu özgün tasarımların Türkiye ve dünya çapında birçok ülkede tescilli olduğunu, davalı şirket tarafından başvurusu yapılan tasarımın, çok küçük farklılıklar haricinde müvekkiline ait tasarımlarla bire bir aynı bulunduğunu, diğer bir deyişle yenilik ve ayırt edicilik kriterlerini sağlamadığını, buna rağmen müvekkilince tasarım başvurusuna yapılan itirazın davalı kurum tarafından nihai olarak reddedildiğini, bu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, YİDK’in 2015-T-151sayılı kararının iptaline, tescili halinde davalı tasarımının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı TPMK vekili, kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu, başvuru konusu tasarımın yeni ve ayırt edici olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili, müvekkili şirketin başvurusuna konu tasarımın yenilik ve ayırt edicilik niteliklerini taşıdığını, davacının ilk tescil ve kullanım tarihlerinden itibaren var olan silindirik form üzerinde hak sahipliği iddia etmesinin doğru olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; Mahkemece, dava konusu endüstriyel tasarım başvurusunun, CN 201330452704.9 sayılı 23.09.2013 tarihli tasarım karşısında bütünsel yapısı ve bilgilenmiş kullanıcıda bıraktığı algı itibariyle yeni olarak kabul edilse dahi ayırt edicilik kriterini sağlamadığı, dolayısıyla anılan tasarımın hükümsüzlüğü ve YİDK kararının iptali koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, YİDK"in 2015-T-151 sayılı kararının iptaline, davalı adına tescilli tasarımın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.
Davalılar vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davaya konu tasarım başvurusunun ayırt edicilik niteliğini taşımadığı, benzerliğin teknik zorunluluktan kaynaklanmadığı, bir başka tasarım ile ilgili olarak verilen kararın işbu davaya etkisinin olmadığı, davalı şirketin bir başka tasarım başvurusunun dava konusu tasarım yönünden davalı şirkete bir hak sağlamayacağı gerekçesiyle davalılar vekillerinin istinaf başvurularının esas yönünden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalılar vekillerinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalılardan ayrı ayrı alınmasına, 22/05/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.