Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/12502 Esas 2018/3132 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/12502
Karar No: 2018/3132
Karar Tarihi: 25.04.2018

Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/12502 Esas 2018/3132 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu nedeniyle mahkum edilmiştir. Ancak, sanığın yokluğunda verilen hüküm için usulsüz tebliğ yapıldığı ortaya çıkmıştır. Bu nedenle, sanık tarafından yapılan temyiz başvurusu kabul edilmiştir. Mahkeme, sanığın mağdurenin akrabası Ercan'ın durumunu ve mağdurenin kaçtığına dair bilgi verip vermediğini sorgulamak için tanık ifadesi ve polis kaydı gibi delillerin toplanması gerektiğini belirtmiştir. Sanık tarafından yapılan temyiz itirazları da kabul edilmiştir ve hüküm 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi
- 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi

14. Ceza Dairesi 2016/12502 E. , 2018/3132 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Mahkumiyet, sanık ..."ın temyiz isteminin reddi

İlk derece mahkemesince verilen hükümler ile temyiz isteminin reddine dair Ek karar temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ... hakkında verilen Ek kararın incelenmesinde;
Gerekçesi gösterilmek suretiyle temyiz isteminin reddine dair verilen Ek karar usul ve kanuna uygun olduğundan, sanık ... müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle Ek kararın ONANMASINA,
Sanık ... hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
Sanık ..."in yokluğunda verilen hükmün duruşmada bildirdiği adrese Tebligat Kanununun 35. maddesine göre tebliğ edilmesine karşılık bu adrese daha önce usulüne uygun yapılmış bir tebligat bulunmaması nedeniyle söz konusu tebliğ işleminin usulsüz olduğunun anlaşılması karşısında, sanık ..."in 01.08.2016 tarihli dilekçesinin süresinde yapılmış temyiz başvurusu olarak kabulüne karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanıkların, akrabası Ercan"dan evden kaçtığını öğrendikleri mağdureyle olay günü karşılaştıklarında başına bir iş gelmeden evine dönmesi için durdurdukları mağdurenin bağırıp çağırması üzerine polis imdat hattını aradıkları yönündeki savunmaları da dikkate alınarak, öncelikle mağdurenin Ercan isimli akrabasının acık adres ve kimlik bilgilerinin tespiti ile sanıklara, mağdurenin evden kaçtığı yönünde bilgi verip vermediği hususunda tanık olarak ifadesinin alınması ve dosya içerisinde bulunan 155 polis imdat hattına olayla ilgili yapılan ihbarlara ilişkin ses kaydının dökümü yaptırılarak, olayı gören vatandaşlarca yapılan ihbarların da bulunması nedeniyle olayı görüp ihbar eden ilgili kişilerin tanık olarak beyanlarının tespitinden sonra toplanacak delillere göre sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ve yetersiz gerekçeyle sanık ... hakkında mahkumiyet kararı verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık ... müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.