Esas No: 2019/343
Karar No: 2022/458
Karar Tarihi: 17.02.2022
Danıştay 9. Daire 2019/343 Esas 2022/458 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2019/343 E. , 2022/458 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2019/343
Karar No : 2022/458
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ
Dava konusu istem: Asıl borçlu ... Turizm Tesis Tic. ve San. Ltd. Şti.'nin vergi borçlarının tahsili amacıyla şirket ortağı olan davacının taşınmazlarına uygulanan ... tarih ve ... sayılı haciz işleminin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ...Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla, davacı adına 6183 sayılı Kanun'un 35'inci maddesi uyarınca düzenlenen ... tarih ve ... numaralı ödeme emri ile .. tarih ve ..,...,...ve ... numaralı ödeme emirlerinin tebliğ alındılarının incelenmesinden; söz konusu ödeme emirlerinin, davacının öncelikle Mernis adres kayıt sisteminde yer alan "... Mah. ...Sitesi ... Evleri No:... Kuşadası/AYDIN" adresine 23/05/2017 tarihinde posta yolu ile tebliğe çıkarıldığı, ancak davacının adresinin kapalı olması nedeniyle kapısına ihbar bırakıldığı ve yedi gün içerisinde ihbara riayet edilmemesi üzerine tebliğin çıkış merciine iade edildiği, bunun üzerine davacının kayıtlı adreslerini sorgulama ekranında yer alan "... Mah. ... Cad. No.... D:... Karşıyaka/İZMİR" adresine 01/06/2017 tarihinde tebliğe çıkarıldığı, burada da tebliğ edilememesi üzerine ilanen tebligat yoluna gidildiği görülmekte olup, 23/05/2017 tarihli ilk tebliğ mazbatası üzerinde yalnızca dağıtıcıya ait "Muhatabın adresi kapalı olduğundan kapısına ihbar bırakıldı" şerhinin bulunduğu, ilgili ödeme emirlerinin tebliğ tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 213 sayılı Yasanın 102. maddesinin son fıkrasında öngörüldüğü şekilde, tebligatın komşularından bir kişi veya muhtar veya ihtiyar heyeti üyelerinden biri veyahut bir zabıta memuru huzurunda durumun taahhüt ilmühaberine yazılarak, tarih ve imza konularak hazır bulunanlara imzalatılması gerekirken muhatabın kimden sorulduğu konusunda tebliğ alındısında ayrıca bir belirleme olmadığı halde, yetersiz tespitle çıkış merciine iade edildiği, 01/06/2017 tarihli ikinci tebliğ mazbatasında ise, söz konusu ödeme emirlerinin neden tebliğinin gerçleştirilemediğine ilişkin herhangi bir şerhin yer almadığı, bu durumun, ilgili ödeme emirlerinin tebliğ tarihleri itibariyle yürürlükte bulunan 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 102'nci maddesinin 4'üncü fıkrasında yer alan, "ikinci defa çıkarılan tebliğ evrakı da aynı sebeple tebliğ edilemeyerek iade olunursa tebliğ ilan yolu ile yapılır" şartının gerçekleştiği hususunu net olarak ortaya koyamadığı, bu durumda bilinen adreslerde mutad tebliğ usulleri denenerek sonuç alınamadığı kesin olarak belirlenmeden doğrudan ilan yoluyla tebliğ cihetine gidilerek kamu alacağının kesinleştirildiği anlaşıldığından, usulüne uygun tebliğ yapılmadan kesinleştirilen kamu alacağının tahsili amacıyla uygulanan haciz işlemlerinde hukuki isabet bulunmadığı sonucuna varıldığından davanın kabulüne, haciz işleminin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinin 213 sayılı Vergi Usul Kanunun 103. maddesine uygun olarak tebliğ edildiğinden yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğu iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulüne ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının ONANMASINA,
3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 17/02/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.