Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/2407 Esas 2019/4054 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2407
Karar No: 2019/4054

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/2407 Esas 2019/4054 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2018/2407 E.  ,  2019/4054 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 10.10.2016 tarih ve 2015/7 E. - 2016/284 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 08/02/2017 tarih ve 2017/51-2017/79 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
    İlk derece mahkemeleri tarafından verilen yetkisizlik kararlarına karşı yapılan istinaf başvurusu üzerine, bölge adliye mahkemeleri tarafından kararın doğru bulunup, başvurunun esastan reddine karar verilmesi halinde, bu karara karşı temyiz kanun yoluna başvurulup başvurulamayacağı hususunda 6100 sayılı HMK’da açık bir düzenleme bulunmamaktadır. Ancak, HMK’nın 353/1-a/3. maddesi ile, mahkemenin görevli ve yetkili olmasına rağmen görevsizlik veya yetkisizlik kararı vermiş olması veya mahkemenin görevli ya da yetkili olmamasına rağmen davaya bakmış bulunması halinde Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, davanın esası incelenmeden, dosyanın görevli veya yetkili mahkemeye gönderilmesine, duruşma yapmadan kesin olarak karar verileceği hüküm altına alınmıştır. Aynı şekilde HMK"nın 362/1-c maddesi ile de yargı çevresi içinde bulunan ilk derece mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek için verilen kararlar ile merci tayinine ilişkin kararların temyiz edilemeyeceği düzenlenmiştir.
    Zikredilen Yasa hükümleri amacına uygun olarak yorumlandığında, HMK’nın bölge adliye mahkemelerine, yetkiye ilişkin olarak dosyayı asıl yetkili mahkemeye gönderebilme yetkisini de taşıyan kesin nitelikte karar verme yetkisi tanındığı görülmektedir. Bu nedenle yasada yetki hususunun en geç bölge adliye mahkemesi kararıyla çözümlenmesi sisteminin benimsendiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, yetki hususunu inceleyen bölge adliye mahkemesi kararına karşı temyiz yoluna başvurulmasının mümkün olmadığı sonucuna varılmalıdır.
    Şu halde, yetkisizliğine dair verilen ilk derece mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nce yerinde görülmeyerek başvurunun esastan reddine dair verilen karar kesin olup temyiz edilemez. Bu itibarla, davacı vekilinin temyiz başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 22/05/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.