5. Hukuk Dairesi 2015/25194 E. , 2016/4906 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davacı idare ile davalı ... vd. vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare ile davalı ... vd. vekillerince vekillerince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Taşınmaz üzerinde bulunan yapılara bayındırlık birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülmesi suretiyle değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
Dava konusu taşınmaz arsa niteliğindedir. Kamulaştırma Kanununun kıymet takdir esaslarını belirten 11. maddesinin 1. fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca arsaların değerinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur. Bu itibarla, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekir.
Emsal taşınmazın Dairemizin 2015/17811 Esas sayılı dosyasına gönderilen tapu kaydına göre satış tarihi 17.07.2008 olduğu halde, 17.07.2003 olduğu kabul edilerek taşınmazın m² değerinin belirlenmesi nedeniyle hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporu geçersizdir.
Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve değerlendirme tarihinden önce yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi, dava konusu taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve belediye, adliye, hükümet konağı, okul, hastane gibi yerlere olan mesafesini de gösterir krokisi fen bilirkişisine işaretlettirilip, dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu ile mahallinde keşif yapılarak, alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
2-Kabule göre de;
a)Dava konusu taşınmazda bulunan 30 m2 lik dükkanın asansörlü yada kaloriferli olmadığının tespiti halinde 3/A grubu yapı sınıfına dahil olacağından, bu husus araştırılıp bilirkişi kurulundan ek rapor alınmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması,
b)Faiz başlangıç tarihi 11.05.2015 olması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi,
c)Dava konusu taşınmazın davacı idare adına tescili ile yetinilmesi gerekirken, yazılı şekilde terkinine de karar verilmesi,
d)Davacı idare harçtan muaf olmadığı halde, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Doğru görülmemiştir.
Davacı idare ile davalı ... vd. vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz edenlerden peşin alınan harçların istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 10/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.