5. Hukuk Dairesi 2015/20285 E. , 2016/4893 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 02.06.2015 gün ve 2015/7085 Esas - 2015/12207 Karar sayılı ilama karşı davalı vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R –
4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemli davada davanın kabulüne dair verilen karar taraf vekillerinin temyizi üzerine onanmış, bu karara karşı davalı vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; hükme esasa alınan bilirkişi kurulu raporunda emsal kabul edilen parsel hem farklı mahalleden hem de şirkete yapılan özel amaçlı satış olup emsal olarak alınamayacağı gibi Dairemize intikal eden Yalova 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/184 esas sayılı dosyasında aynı değerlendirme tarihi itibariyle dava konusu taşınmazın bulunduğu köye bitişik Havuzdere köyünde ve davalı parsele çok yakın konumda bulunan arazi kabul edilen 454 parsel sayılı taşınmazın metrekare birim değeri % 200 objektif değer artırımı ile 149,00TL olması gerektiğinden bozulmuş olduğu bu hususunda raporda değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmakla,davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 02.06.2015 gün ve 2015/7085-12207 sayılı onama ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede,
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.Hükme esasa alınan bilirkişi kurulu raporunda yapıya resmi birim fiyatlarına, ağaçlara yaş,cins ve verim durumlarına göre maktuen değer biçilmesi doğru ise de zemin bedeli yönünden hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
Dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazın zaruret olmadıkça yakın bölgelerden, benzer yüzölçümlü ve değerlendirme tarihine yakın satış tarihli olması ve özel amaçlı satış olmaması gerekir. Oysa emsal alınan taşınmaz, farklı mahalleden alındığı gibi şirkete yapılan satış olup, özel amaçlıdır. Bu nedenle emsal olarak alınamaz.
Bu durumda; taraflara dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi, dava konusu taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğü"nden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere olan mesafesini de gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu ile mahallinde keşif yapılarak ve ayrıca Dairemize intikal eden Yalova 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/184 esas sayılı dosyasında aynı değerlendirme tarihi itibariyle dava konusu taşınmazın bulunduğu köye bitişik Havuzdere köyünde ve davalı parsele çok yakın konumda bulunan arazi kabul edilen 454 parsel sayılı taşınmazın metrekare birim değeri % 200 objektif değer artırımı ile 149,00TL olması gerektiğinden bozulmuş olduğu hususuda alınacak raporda değerlendirilip sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcı ile karar düzeltme harcının istenildiğinde iadesine, temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 10/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.