5. Hukuk Dairesi 2021/7952 E. , 2021/11168 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada İstanbul Anadolu 27. Asliye Hukuk Mahkemesi ile İstanbul Anadolu 4. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, aracın gereği gibi tamir edilmemesi nedeniyle davalıya fazla ödenen bedelin iadesi ve yoksun kalınan kârın tazmini için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İstanbul Anadolu 27. Asliye Hukuk Mahkemesince, davacının kullanım amacı hususi olan otomobilini tamir için davalının hasar onarım ve bakım servisine bıraktığını, tamir ücretini de banka aracılığı ile gönderdiğini, ancak davalının ayıplı hizmet vererek tamiri süresinde ve gereği gibi yapmadığını bildirerek davalıya fazladan ödediği ücretin iadesini ve aracın süresinde teslim edilmemesi nedeniyle yoksun kaldığı kârın ödenmesini talep ettiği, buna göre davacının aracının ticari olmadığı, ticari amaçla kullanmadığı ve bu nedenle 6502 sayılı Kanunda belirtilen “tüketici” tanımına girdiği, davalının ise ticari ve mesleki anlamda profesyonel mal ya da hizmet satan kişi tanımına uyduğu bu nedenle tüketici mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
İstanbul Anadolu 4. Tüketici Mahkemesince ise, dosyadaki taleplerden birinin de davacının aracını öncesinde kiraya verdiği, ancak davalının aracı geç teslim etmesi nedeniyle 7,5 ay kadar bir süre aracını kiralayamadığı ve bu nedenle kazanç kaybına uğradığından bu bedelin kendisine ödenmesi istemine ilişkin olduğu, davacının dosyaya sunduğu ancak dosya arasına belge aslının girmediği anlaşılan kira sözleşmesinin bulunduğu, bu belgenin geçerliliğinin esas mahkemesince tartışılabileceği gibi, davacının dava konusu aracı kiraya vermek suretiyle gelir elde ettiği ve bu anlamda kendi kullanımı için aracı bulundurmaması nedeniyle tüketici sıfatını haiz olmadığı, bu nedenle uyuşmazlığın kül halinde genel yetkili mahkeme olan asliye hukuk mahkemesi tarafından yürütülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Dosya kapsamında, Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin bozma ilamı mevcuttur.
28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"un (TKHK) 2. maddesinde kanunun kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanun"un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
Bir hukukî işlemin sadece 6502 sayılı Kanunda düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukukî işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların 6502 sayılı Kanun kapsamında olması için mutlak surette taraflardan en az birisinin tüketici vasfını taşıması gerekir.
Somut olayda, davacı vekili dava dilekçesi ile birlikte, müvekkilinin sahibi olduğu ... plakalı aracın trafik kazasında hasara uğraması nedeniyle tamir için davalıya verildiği, yedibuçuk ay sonra teslim edilen aracın ayıplı tamir edilmesi ve geç teslimi nedeniyle 9.464,96 TL asıl alacak, 74,26 TL faiz toplamı 10.189,22 TL alacak için başlatılan icra takibine itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu, takibin devamını, borçlu davalının dosya borcunun %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, icrada talep edilen faiz üzerinden alacağın hüküm altına alınmasını talep ve dava etmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden davacının aracının hususi olduğu anlaşılmaktadır. O halde davacı ile davalı arasındaki uyuşmazlıkta, davacı Tüketici Kanununda tanımı yapılan tüketici kapsamında olduğundan, taraflar arasındaki ilişkinin 6502 sayılı Kanun kapsamındadır. Bu nedenle uyuşmazlığın İstanbul Anadolu 4. Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince İstanbul Anadolu 4. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 11/10/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.