9. Ceza Dairesi Esas No: 2014/943 Karar No: 2014/2921 Karar Tarihi: 13.03.2014
Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2014/943 Esas 2014/2921 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Kaş Sulh Ceza Mahkemesi, tutuklunun kaçması suçundan sanık İ.K.'yı 5 ay hapis cezası ile cezalandırmıştı. Fakat Yargıtay Ceza Dairesi, özel infaz rejimi gereği cezasını hafta sonları infaz eden sanığın cezaevine gitmeme eyleminin tutuklunun kaçması suçunu oluşturmayacağına karar verdi. Bu nedenle, Kaş Sulh Ceza Mahkemesi'nin kararı bozuldu ve sanık beraat etti. Kararda, tutuklunun kaçması suçunun hükümlü veya tutuklunun tutukevinden, ceza infaz kurumundan veya gözetimi altındaki görevlilerin elinden kaçması gerektiği belirtiliyor. Özel infaz usullerini düzenleyen kanunda bu konuda özel bir düzenleme olmadığı vurgulanırken uyulmaması halinde cezanın infaz kurumunda çektirileceği belirtilmektedir. Kanun maddeleri: Türk Ceza Kanunu madde 292/1, 62. madde; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu madde 309; 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun madde 110.
9. Ceza Dairesi 2014/943 E. , 2014/2921 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : KYB - 2013/406324 Mahkemesi : Kaş Sulh Ceza Mahkemesi Tarihi : 27.06.2012 Numarası : 2011/17 - 2012/519
Hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan sanık İ.. K..’nın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 292/1 ve 62. maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Kaş Sulh Ceza Mahkemesinin 27.06.2012 tarihli ve 2011/17 esas, 2012/519 sayılı kararı ile ilgili olarak; Dosya kapsamına göre, sanığın üzerine atılı hükümlü veya tutuklunun kaçması suçunun maddi unsurunun; kişinin kanunen tutuklandıktan veya kesinleşmiş bir yargı kararı ile mahkum olduğu hapis cezasının infazına başlandıktan veya bu maksatla yakalandıktan sonra tutukevinden, ceza infaz kurumundan veya gözetimi altında bulunduğu görevlilerin elinden kaçması olması karşısında, özel infaz rejimi gereğince cezası hafta sonları Kaş K1 Tipi Kapalı Ceza infaz Kurumunda infaz edilen sanığın 03.12.2010 tarihinde kuruma gitmemek şeklinde gerçekleşen eyleminin müsnet suçu oluşturmayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığının 17.12.2013 gün ve 2013/19171/77416 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03.01.2014 gün ve 2013/406324 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdii kılınmakla; Dosya incelenerek gereği düşünüldü: TCK’nın 292. maddesine göre hükümlü veya tutuklunun kaçması suçunun oluşması için failin tutukevinden, ceza infaz kurumundan veya gözetimi altında bulunduğu görevlilerin elinden kaçmasının gerektiği, bunun dışındaki hallerde söz konusu suçun oluşması için yasalarda fiili suç sayan özel bir düzenleme olmasında zorunluluk bulunduğu, 5275 sayılı Kanunun özel infaz usullerini düzenleyen 110. maddesinde böyle bir düzenleme olmadığı gibi aynı maddenin 5. fıkrasına göre özel infaz usulünün gereklerine geçerli bir mazeret olmaksızın uyulmaması halinin müeyyidesinin cezanın baştan itibaren infaz kurumunda çektirilmesine karar verme olacağı anlaşılmakla;
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran bu gerekçeyle yerinde görüldüğünden, Kaş Sulh Ceza Mahkemesinin 27.06.2012 tarih, 2011/17 esas ve 2012/519 sayılı kararının CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMK’nın 309/4-d maddesi uyarınca bozma nedenine göre uygulama yapılarak; hükümlünün beraatine ve cezanın çektirilmemesine, Dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.