3. Hukuk Dairesi 2019/3401 E. , 2019/6617 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili; Nisan 2010 tarihli kira sözleşmesine istinaden taşınmazda kiracı olarak ikamet ettiğini, kira bedellerini süresinde davalının banka hesabına yatırdığını, davalının eksik ödeme nedeni ile Bakırköy 9. İcra Müdürlüğü 2014/5141 esas sayılı dosyasından icra takibi yaptığını, zuhulen takibe itiraz edilmediğini ve takibin kesinleştiğini, dosya borcunun 04.06.2014 tarihinde 12.101,09 TL olarak ödendiğini, hırsızlık nedeniyle kapı değişimi yaptırdığını, termosifon montajını, apartmandaki genel elektrik arızasının iç elektrik tesisat kabloları ve sigortalara zarar vermesi nedeniyle komple değişim yaptırdığını, bu masrafların kiralayanın onayı ile kiradan mahsup edildiğini, davalıya borcu olmadığının tespiti ile icra dosyasına ödemek zorunda kaldığı 12.101,09 TL"nin faiziyle davalıdan istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davacı kiracı ile arasında 2010 yılından bu yana kira ilişkisinin mevcut olduğunu, davalının birçok kez kira bedelini ödemede temerrüde düştüğünü, bu sebeple aleyhine birçok kez icra takibi yapıldığını, dava konusu Bakırköy 9. İcra Müdürlüğü 2014/5141 Esas sayılı dosyası ile kira farkları ve 2014 ocak ayı kirası için takip yapıldığını, yasal işlem yapılmadan davacının kira bedellerini ödemediğini, davacı tarafından sunulan faturalardaki tutarların basit bir onarım sayılmayacak nitelikte olduğunu, bu masrafların kira bedellerinden düşülemeyeceğini ileri sürerek, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; çelik kapı gideri kira alacağından mahsup edilerek, davanın kısmen kabulüne, Bakırköy 9. İcra müdürlüğünün 2014/5141 esas sayılı dosyasında davacının fazla ödediği 7.397,24 TL"nin davalıdan istirdadına, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Kiracı tarafından akdi ilişkinin devamı sırasında kiralanana yapılan faydalı ve zorunlu masrafların, 6098 sayılı TBK"nın 530. maddesi ( 818 sayılı B.K."nın 414. Md. ) kapsamında vekaletsiz iş görme hükümlerine göre kiraya verenden istenebilmesi mümkündür. Kural olarak bu gibi faydalı ve zorunlu masrafların kira sözleşmesinin başlangıcında yapılmış olduğu kabul edilmektedir. Kiralananın tahliyesi sonunda, kiralayan bunları benimsemiş ve kiracı aleyhine sebepsiz zenginleşme meydana gelmiştir. Kiraya verenin sorumluluğu, faydalı ve zorunlu imalatların imal tarihindeki değerinden yıpranma payı düşülmek suretiyle bulunacak değer kadardır.
Kiracı, kiralanan taşınmazı tahliye etmediği sürece faydalı ve zorunlu masrafları isteyemez. ( HGK" nın 17.10.2007 tarih, 13-661 Esas - 726 Karar sayılı ilamı )
Hal böyle olunca, mahkemece; davacı kiracının dava konusu taşınmazı tahliye etmediği ve tahliye iddiası da olmadığı, taşınmazı tahliye etmeden yapmış olduğu faydalı ve zorunlu masrafları talep edemeyeceğinden, çelik kapı bedelinin kira alacağından mahsup edilemeyeceği dikkate alınarak, takip tarihi itibariyle davalı tarafın kira alacak miktarının belirlenmesi konusunda uzman bilirkişiden, taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli rapor aldırılması ve ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 12/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.