Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1928
Karar No: 2019/4046
Karar Tarihi: 22.05.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/1928 Esas 2019/4046 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2019/1928 E.  ,  2019/4046 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA



    Taraflar arasında görülen davada Denizli (Kapatılan) 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 17/06/2014 tarih ve 2014/97-2014/165 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için mahalline gönderilen dosyanın eksikliklerin giderilmesinden sonra gönderildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davacı şirket yetkilisinin oğlu ile davalının kızının bir dönem evli olduğunu, davalı ve eşi dava dışı ...’un davacı şirketin nakliye işini yaptıklarını, dava dışı ..."a 60.000.- TL bedelli bononun ticari ilişkinin başında doğacak borçların teminatı olarak verildiğini, bono bedelinin parça parça ödendiğini, ancak aradaki akrabalık nedeniyle bononun geri alınmadığını, davacı şirketin bono sebebiyle herhangi bir borcu bulunmadığını ileri sürerek davacı şirketin Denizli 3. İcra Müdürlüğünün 2010/234 Esas sayılı dosyasından borçlu olmadığının tespiti ile icra takibinin iptaline, %40 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, bonodan dolayı kendisine başvurulan kimsenin, keşideci veya cirantalardan biri ile kendi arasındaki ilişkiye dayanan def’ileri müracaatta bulunana karşı ileri süremeyeceğini, takip dayanağının kayıtsız şartsız borç ikrarını içeren belge olduğunu, bonoya karşılık hiçbir ödeme yapılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, bono hamili davalı ile lehdarın karı koca oldukları, davacı şirket yetkilisinin oğlu ile davalının kızının evli oldukları dönemde taraflar arasındaki ticari ilişkinin yoğunlaştığı, dava konusu bononun ticari ilişkinin başlangıcında ileride doğabilecek borçların teminatı olarak davalının eşi olan ..."a verildiği, bono bedelinin zaman içinde ödendiği, tarafların oğlu ve kızlarının boşanmasından sonra aradaki şahsi ve ticari ilişkinin de bozulduğu, davacı şirket tarafından toplam 61.755,33 TL tutarında ödeme yapıldığı, davalının ödemelerin dava konusu bonoya ilişkin olmadığı yada başka bir hukuki ilişkiye ait olduğu savunmasındabulunmadığı, ödemelerin bononun tanzim tarihinden sonraki döneme tekabül ettiği, karı koca arasında yapılan ciro işleminde davalı hamilin iyiniyetli kabulünün mümkün olmadığından lehdara karşı ileri sürülebilecek ödeme def’inin hamile karşı da ileri sürülebileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiş, Dairenin 25.09.2013 tarih 2012/18731-2013/16522 sayılı ilamında belirtilen gerekçelerle karar bozulmuş, mahkemece verilen direnme kararı üzerine Hukuk Genel Kurulu’nun 04.10.2018 tarih 2017/11-98 ve 2018/1425 sayılı ilamı ile direnme uygun görülüp, davalı vekilinin esasa yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Daireye gönderilmesine karar verilmiştir.
    Dava, bono nedeniyle borçlu olmadığının tesbitine ilişkindir.
    Davacı vekili, davalı ve eşi dava dışı ...’un davacı şirketin nakliye işini yaptıklarını, dava konusu bononun davalının aynı zamanda eşi olan dava dışı ..."a ticari ilişkinin başında ve ileride doğacak borçların teminatı olarak verildiğini, üç yıl süren taşıma ilişkisinin sona erdiğini, taraflar arasında herhangi bir alacak bulunmadığını iddia ederek borçlu olmadığının tespitini ve icra takibinin iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece alınan bilirkişi raporunda, sunulan ödeme belgelerine ilişkin kayıtların büyük bir kısmının davacı ticari defter ve kayıtlarında bulunmadığı tespit edilmiştir.
    Davacı vekili, taşıma ilişkisi nedeniyle yapıldığını ileri sürdüğü bir takım ödeme belgelerine dayanmış, davalı vekili bonoya dayalı ödeme bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Davacı tarafından sunulan ödeme belgeleri incelendiğinde, bir kısmının dava dışı kişiler tarafından davalının eşine ve hatta bir 3. şahısa yapılan ödemeleri içerdiği ve bunlar dahil hiçbir ödeme belgesinde ödemenin dava konusu bonoya ilişkin olarak yapıldığı yönünde bir kayıt bulunmadığı görülmüştür.
    Mahkemece, davacı şirketin icra takibine konu edilen bono bedelini lehtar dava dışı ..."a ödediği, ciro yoluyla eşi ..."dan senedi devralan davalı hamilin senedi iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket ettiği sonuç ve kanaatine varılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Ancak, mahkemece yazılı şekilde karar verilmişse de, davacı tarafından bononun ileride doğacak borçların teminatı olarak verildiğine ya da bedelsiz kaldığına yönelik dosyaya hiçbir delil ibraz edilmemiş, sadece taşıma ilişkisi nedeniyle yapıldığı ileri sürülen bir takım ödeme belgeleri ibraz edilmiştir. Bu durumda, mahkemece senedin aradaki taşıma ilişkisinin teminatı olarak verildiği, yapılan ödemelerin bu senede ilişkin olarak yapıldığı yönündeki kabulü yerinde olmayıp, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile yerel mahkeme kararının davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 22/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi