11. Hukuk Dairesi 2018/2531 E. , 2019/4045 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 21/02/2018 tarih ve 2016/273-2018/64 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı şirket temsilcisi tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacı şirketin çamarşırhane ve mutfak ekipmanları konusunda iştigal ettiğini, dünya çapında satış noktaları bulunduğunu, davacı adına tescilli "KROMLÜKS" ibareli markaların bulunduğunu, davalının 11.03.2013 tarihinden itibaren aynı sektörde faaliyet gösterdiğini, davalı ile iş ilişkisi olduğunu, davalının www.krommiks.com alan adlı internet sitesinde davacı markalı ürünlerini izinsiz olarak teşhir ettiğini, görsellerinin dahi davacının internet sitesinden alındığını, 38 yıllık tecrübelerinden bahsederek geçek dışı ve yanıltıcı beyanlarda bulunduğunu, davalının “KROMMİKS” ibaresini davacının bilinirliğinden yararlanmak üzere ticaret unvanı olarak seçtiğini, tüm bu eylemlerin marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini ileri sürerek marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespitine, önlenmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000.- TL maddi tazminatın ve 20.000.- TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline, davalıya ait ticaret unvanını sicilden terkinine ya da davacı ile iltibas yaratmayacak şekilde değiştirilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı şirket temsilcisi, satış temsilcisi olarak ve prim usulü kazanç sağlayarak davacıya hizmet verdiğini, davacı adına yaptığı iş görüşmelerinin e-maillerde kayıtlı olduğunu, davacı mallarının satış ve pazarlamasına ilişkin olarak web sitesinde kullanıldığını, internet sitesinin davacının bilgisi dahilinde kurulduğunu, ürün ve katalogların internet sitesine konularak kendisine gönderildiğini, satışlardan aldığı komisyonun ödenmemesi üzerine davacıya ihtar keşide ettiğini, bu nedenle huzurdaki davanın açıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamada iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kaspsamına göre, satışı yapılan ürünlerin ağırlıklı olarak krom kaplama ürünlerden oluştuğu, davalının internet sitesinde ve ticaret unvanında kullanılan "KROMMİKS" ibaresinde yer alan "KROM" kelimesinin ürünler için cins, çeşit, vasıf bildiren tanımlayıcı bir ibare olduğu, taraf markaları arasında anlamsal, işitsel ve görsel yönden bütünsel algının önemli düzeyde farklı olduğu, markaların farklı logo ve tasarımlarla kullanıldığı, ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılacak düzeyde benzer olmadığı, davalının ticaret unvanından "KROMMİKS" ibaresinin terkininin gerekmediği, davalı web sitesinin genel tasarım ve sunumu itibariyle davacı web sitesinin taklidi olmadığı, markalı ürün görsellerinin kullanımının marka hakkına tecavüz ya da haksız rekabet niteliğinde olmadığı, buna karşılık davalının davacıya ait markasız ürün görsellerinin aynısını, doğrudan internet sitesinden alarak ya da başka bir şekilde elde ederek kendi internet sitesinde kullanmasının davacının malları ve iş ürünleri ile karışıklığa yol açacak nitelikte ve haksız rekabet oluşturan fillerden olduğu, davalıya ait internet sitesinin ana sayfasında kullanılan ifadelerin, davacı firma ile doğrudan ilişkilendirilecek ve bu firmanın tanınırlığının istismar edilmesi ya da ün ve itibarından yararlanma ihtimallerini ortaya çıkaracak nitelikte ifadelerden olmamakla birlikte, davalı firmayı rakipleri karşısında öne geçirecek gerçeğe aykırı bilgiler içerdiğinden bu ifadelerin haksız rekabet oluşturduğunun kabulünün gerektiği, davacı tarafın 2013 yılında satış gelirlerinde bir kayıp yaşamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının tescilli markasına yönelik davalı firmanın internet sitesinde haksız rekabet eyleminde bulunduğunun tespitine, men’ine, ref’ine, takdiren 8.000.- TL manevi tazminatın 22/07/2013 tarihinden itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, diğer ve fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı şirket temsilcisi temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı şirket temsilcisinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı şirket temsilcisinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 408,48 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı şirket temsilcisinden alınmasına, 22/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.