
Esas No: 2018/1147
Karar No: 2019/6602
Karar Tarihi: 12.09.2019
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2018/1147 Esas 2019/6602 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki asıl davada kiracılık sıfatının tespiti, birleşen davada kira bedelinin tespiti davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl ve birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, 01/01/2011 tarihinde imzalanan sözleşme ile İstanbul Ticaret Odası İlköğretim Okulu Okul Aile Birliği tarafından işletilen kantini kiraladığını, 04/01/2012 tarihinde bu sözleşmenin apar topar yenilendiğini, 22/01/2013 tarihinde pazarlığa oturmayıp yeni sözleşmeye imza atmaması halinde kiraladığı yerin ihaleye çıkartılacağını belirterek kiracılığının devam ettiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiş, birleşen davada ise; 2013 dönemi için yeni sözleşme imzaladığını ve yeni sözleşmede aylık kiranın 4.300TL olarak belirlendiğini ancak bu sözleşmeyi tehdit altında, dava açma hakkını saklı tutarak imzaladığını, belirlenen bedelin gerçeği yansıtmadığını belirterek 2013 yılı aylık kira bedelinin DİE’nin ÜFE uygulaması sonrası aylık 2.761,56 TL olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, asıl ve birleşen davanın ayrı ayrı reddine, davalı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden ve davalı vekili duruşmaya katılmamış olduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 1 kısım 4 numaralı alt bendi uyarınca 245,00 TL dilekçe yazma ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından hükmedilen vekalet ücretine yönelik temyiz edilmiştir.
Davacı, asıl davada kiracılık sıfatının tespitine ilişkin talepte bulunmuş ve harca esas değeri 2.695,00 TL göstererek bu miktar üzerinden peşin harç yatırmış, birleşen davada ise, aylık 4.300,00 TL belirlenen bedelin fahiş olduğunu belirterek aylık kira bedelinin 2.761,00 TL olarak tespitine karar verilmesini istemiş ve harca esas değeri 2.761,00 TL göstererek bu miktar üzerinden peşin harç yatırmıştır. Bu durumda mahkemece harçlandırılan toplam dava değeri üzerinden davada kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına A.A.Ü.T.’nin 9. maddesi gereğince vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
Ne var ki, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasındaki "Davalı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden ve davalı vekili duruşmaya katılmamış olduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 1 kısım 4 numaralı alt bendi uyarınca 245,00 TL dilekçe yazma ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine," ifadesinin hükümden çıkartılarak yerine " A.A.Ü.T gereğince 660,00 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine" ifadesinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440.maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 12.09.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.