Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/27993 Esas 2018/8901 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/27993
Karar No: 2018/8901
Karar Tarihi: 03.10.2018

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/27993 Esas 2018/8901 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2016/27993 E.  ,  2018/8901 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalılar tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı SGK Başkanlığı vekili avukat .... geldi. Karşı taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, davalıların sahibi ve işleteni olduğu ... Optik ile 11.01.2010 tarihinde optik sözleşmesi imzalandığını, davalı ... adına geçerli bir ruhsatname olmadığı halde başkasına ait ruhsatname ile sözleşmenin akdedildiğini, farkedilince kurum tarafından sözleşmenin haklı olarak feshedildiğini, 38.252,99 TL zararın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Mahkemece davanın yetkisizlik nedeniyle reddine ilişkin verilen ilk karar, Dairemizin 16.05.2012 tarihli ilamı ile bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sırasında 22.12.2014 havale tarihli ıslah dilekçesiyle davacı talebini arttırmış, mahkemece ıslah edilen talep esas alınarak, davanın toplam 45.435,78 TL asıl alacak, 4.942,25 TL işlemiş faiz üzerinden kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki, 4.2.1948 tarih, 10/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince bozmadan sonra ıslah yapılması mümkün değildir. Bu nedenle davacının ıslahtan önceki talebi dikkate alınarak hüküm kurulması gerekirken, mahkemece, yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    2-Bozma sebebine göre davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 860,33 TL harcın davalılara iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.