Davacı işçi, iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan işverence feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücretinin belirlenmesini istemiştir. Davalı işveren, fesih işleminin geçerli bir sebebe dayandığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı işverence temyiz edilmiştir. Anayasa’nın 141. maddesinde vurgulandığı ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi delaletiyle mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 388 ve 389. maddelerinde de açıklandığı üzere, mahkeme kararları, iddia, savunma ve tarafların anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususların, ihtilaflı konular hakkındaki delillerin tartışılması, ret ve üstün tutulma sebepleri, sabit görülen vakıaların neler olduğu ve bunlardan çıkan sonuçlar ile hukuki sebepler gösterilerek gerekçeli biçimde yazılmalıdır. Mahkemece, hükme dayanak yapılan gerekçe, dosya içeriğine uygun bulunmamaktadır. Bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin, somut olaya ve dosya içeriğine uygun olmayan gerekçe ile karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazların kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 03/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.