9. Ceza Dairesi 2013/17029 E. , 2014/2897 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, görevi yaptırmamak için direnme, patlayıcı madde bulundurma, 2911 sayılı Kanuna muhalefet, silahlı terör örgütünün propagandasını yapma
Hüküm : 1- Sanık ... ve ... hakkında;
a- TCK"nın 314/3 ve 220/6. maddeleri yollaması ile 314/2, 220/6-son cümle, 53/1-2-3, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri uyarınca mahkumiyet
b- 2911 sayılı Kanunun 32/1, TCK"nın 53/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet
c- 2911 sayılı Kanunun 33/1, TCK"nın 53/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet
d- 2911 sayılı Kanunun 32/2. maddesinin yollaması ile TCK"nın 265/1-3, 53/1, 58/9, 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri uyarınca mahkumiyet
e- 3713 sayılı Kanunun 7/2, TCK"nın 53/1, 58/9. maddeleri uyarınca mahkumiyet
f- TCK"nın 174/1, 52/2-4, 53/1-2-3, 58/9, 3713 sayılı Kanunun 5/2. maddeleri uyarınca mahkumiyet
2- Sanık ... hakkında;
a- TCK"nın 314/3 ve 220/6. maddeleri yollaması ile 314/2, 220/6-son cümle, 62, 53/1-2-3, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri uyarınca mahkumiyet
b- 2911 sayılı Kanunun 32/1, TCK"nın 62/1, 53/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet, CMK"nın 231/5. maddeleri uyarınca mahkumiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına
3- Sanık ... hakkında;
a- TCK"nın 314/3 ve 220/6. maddeleri yollaması ile 314/2, 220/6-son cümle, 53/1-2-3, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri uyarınca mahkumiyet
b- 2911 sayılı Kanunun 32/1, TCK"nın 53/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet
c- 2911 sayılı Kanunun 33/1, TCK"nın 53/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet
d- 2911 sayılı Kanunun 32/2. maddesinin yollaması ile TCK"nın 265/1-3, 53/1, 58/9, 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri uyarınca mahkumiyet,
e- 3713 sayılı Kanunun 7/2, TCK"nın 53/1, 58/9. maddeleri uyarınca mahkumiyet
4- Sanık ... hakkında;
a- TCK"nın 314/3 ve 220/6. maddeleri yollaması ile 314/2, 220/6-son cümle, 53/1-2-3, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri uyarınca mahkumiyet
b- 2911 sayılı Kanunun 32/1, TCK"nın 53/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ... ve ... müdafilerinin silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçundan verilen beraat hükmünü temyiz etmedikleri belirlenerek mahkumiyet hükümlerine yönelik olarak yapılan incelemede;
Sanık ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan açılan dava ile ilgili olarak her zaman karar verilmesi mümkün görülmüştür.
1- Sanık ... hakkında 2911 sayılı Kanuna muhalefet suçundan CMK"nın 231/5. maddesi gereğince verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara karşı aynı Kanunun 231/12. maddesine göre itiraz yasa yolu açık olup temyizi mümkün olmadığından temyiz incelemesine yer olmadığına, gereğinin merciince yerine getirilmesine,
2- Sanıklar ..., hakkında silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, sanıklar ... ve ... hakkında patlayıcı madde bulundurma, sanıklar ..., ... ve ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme ve silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçlarından kurulan hükümlere yönelik incelemede;
Sanıkların görevi yaptırmamak için direnme ve 2911 sayılı Kanunun 32/1 ile 33/1. maddesine aykırılık suçlarının hükümden sonra 30.04.2013 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6459 sayılı Kanunun 8. maddesi ile 3713 sayılı Kanunun 7. maddesine eklenen 4. fıkra kapsamında sayılan suçlardan olmadığı belirlenmiş,
Görevi yaptırmamak için direnme suçunun TCK’nın 6/1-f maddesi anlamında silahtan sayılan molotof ve taşla işlenmesi nedeniyle hükmolunan cezaların aynı Kanunun 265/4. maddesi ile de arttırılması gerektiği gözetilmeyerek eksik ceza tayini, aleyhe temyiz bulunmadığından, sanıklar hakkında örgüt adına suç işleme suçunda öncelikle temel ceza tayin edilip sonrasında TCK"nın 220. maddesinin 6. fıkrasının 2. cümlesindeki indirim uygulandıktan sonra devamında 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi gereğince arttırım yapılması gerekirken, yazılı şekilde uygulama yapılması sonuç ceza değişmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıkların suçlarının sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasıfları tayin edilmiş, sanık ... hakkında cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
3- Sanıklar ..., hakkında 2911 sayılı Kanuna muhalefet suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyize gelince;
Kanun koyucunun “sair düşünce ve kanaat açıklama yöntemleri” ifadesiyle, 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinin uygulanma kapsamı bakımından; düşünce ve kanaatin içeriğinden çok açıklama yöntemini dikkate aldığı, cezanın tür ve miktarı itibariyle bir sınırlama yanında suçların tek tek sayılması yerine, düşünce ve kanaat açıklama yöntemleri bağlamında işlenebilecek suçların işlenme biçimleri itibariyle bir düzenleme yapmayı amaçladığı anlaşılmaktadır.
Kanun koyucunun yukardaki amacı gerçekleştirmeye çalışırken daha genel ve imkanlara işaret eden ifade biçimleri yerine “yöntem” ifadesini tercih etmesi üzerinde durulmalıdır.
Bir amaca ulaşmak için izlenen yol, usul ve metot gibi anlamlara gelen “yöntem” ifadesi, Kanunun geçici 1. maddesi çerçevesinde ele alındığında, korunmak istenenin; her türlü düşünce ve kanaat açıklama biçimi olmadığı, aksine; bir eylemin bu kapsamda kalabilmesi için meşru olan ve düşünce ve kanaat açıklaması bağlamında mutad olan bir yöntemle işlenmiş olması gerektiği sonucuna varılmaktadır. Buradan hareketle, eylemin işleniş yönteminin bizzat ayrı bir suç oluşturduğu veya düşünce ve kanaati açıklamak bakımından mutad kabul edilemeyecek olması halinde geçici 1. madde hükmü uygulanamayacaktır.
6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinde ifadesini bulan ve başkaca yazım biçimleri arasından tercih edilen “düşünce ve kanaat açıklama yöntemleri” ibaresi bu ilkeler ve Kanunun genel gerekçesi çerçevesinde değerlendirilmiş, örgütlenme özgürlüğü bağlamında ele alınan toplantı ve gösteri yürüyüşü yapma özgürlüğünün kollektif niteliği, ifade özgürlüğü ile yakın ilişkisi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesince değerlendiriliş biçimi (29.06.2006 tarihli Öllinger-Avusturya, 26.07.2007 tarihli Barankevich-Rusya kararları gibi) nazara alınmıştır. Buna göre, sanıkların 2911 sayılı Kanunun 32/1 ve 33/1. maddelerine uygun olduğu kabul edilen eylemlerinin mutad ve meşru bir “düşünce ve kanaat açıklama yöntemi” olduğu kabul edildiğinden, sanıklara yüklenen suçların tarihi ve işlenme yöntemi ile temel şekli itibariyle gerektirdiği cezanın süresine göre hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi kapsamında düşünce ve kanaat açıklama yöntemiyle işlendiği ve bu nedenle sanıklar hakkında açılan davaya ilişkin olarak kovuşturmanın ertelenmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 12.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.