Abaküs Yazılım
6. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/2909
Karar No: 2018/2386
Karar Tarihi: 14.03.2018

un unsurları veya özel halleri değişmiş olması - - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2017/2909 Esas 2018/2386 Karar Sayılı İlamı

6. Ceza Dairesi         2017/2909 E.  ,  2018/2386 K.

    "İçtihat Metni"


    Sanık ...’ın yağma, hırsızlık ve 6136 sayılı Yasanın 13/1, 765 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 497/1 (iki kez), 491/3, 522, 523, 59/2 (dört kez), 71, 74 ve 75/2. maddeleri uyarınca 24 yıl 12 ay ağır hapis, 14 ay 5 gün hapis, 350.000,00 Türk lirası ağır para cezaları ile cezalandırılmasına dair Kocaeli 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 09/02/1998 tarihli ve 1996/290 Esas, 1998/12 sayılı kararının infazı sırasında, 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu hükümleri çerçevesinde dosya üzerinden yapılan uyarlama yargılaması sonucunda, anılan kararın aynen muhafazasına, 5237 sayılı Kanun hükümlerine göre lehe düzenlemeler bulunmadığından yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına ilişkin KOCAELİ 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 04/04/2014 tarihli ve 1996/290 Esas, 1998/12 sayılı ek kararına karşı Adalet Bakanlığının 14/09/2017 gün ve 2017/ 94660652-105-41-7958 sayılı kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 02/10/2017 gün ve KYB/2017/53516 sayılı ihbar yazısı ile soruşturma dosyası Dairemize gönderilmekle incelendi:

    Anılan Yazıda;

    “Uyarlama yargılaması yapılırken infaz yasası hükümleri nazara alınmaksızın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7/2. maddesi ile 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9/3. maddesindeki “Lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir.” şeklindeki düzenleme karşısında, önceki ve sonraki temel ceza kanunlarının ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle lehe yasanın belirlenmesi gerektiği, temel cezanın ne şekilde saptanacağının belirlenmesi ve bireyselleştirmenin yapılması için de duruşma açılması gerektiği hususlarının gözetilmemesinde isabet görülmemiştir.
    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesi uyarınca Kocaeli 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 04/04/2014 tarihli ve 1996/290 Esas, 1998/12 sayılı ek kararının bozulması”, Dairemizden istenilmiştir.

    T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A

    Kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın gönderme yazısı ve dosya incelendiğinde;

    Yağma, hırsızlık ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun’a muhalefet suçlarından sanık ..."ın, anılan Kanun"un 13/1, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 497/1 (iki kez), 491/3, 522, 523, 59/2 (dört kez), 71, 74 ve 75/2. maddeleri uyarınca 24 yıl 12 ay ağır hapis, 14 ay 5 gün hapis, 350.000,00 Türk lirası ağır para cezaları ile cezalandırılmasına dair Kocaeli 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 09/02/1998 tarihli ve 1996/290 Esas, 1998/12 sayılı kararının infazı sırasında, 01/06/2005 tarihinde yapılan uyarlama yargılaması sonucunda, anılan kararın aynen muhafazasına, 5237 sayılı
    Kanun hükümlerine göre lehe düzenlemeler bulunmadığından yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına ilişkin kararın duruşma açılmadan; 765 sayılı ve 5237 sayılı Yasalar yönünden her bir suç yönünden karşılaştırma yapıldıktan her iki Yasaya göre denetime olanak sağlayacak şekilde uygulanan Yasa maddeleriyle, verilmesi gereken cezalar ayrı ayrı tespit edilip, sonuç cezalar karşılaştırılarak lehe olan yasa belirlenerek uygulama yapılması gerekirken anılan hususlara değinilmeden dosya üzerinden yapılan inceleme ile genel ifadelerle 5237 sayılı Yasanın sanık aleyhine olduğu değerlendirilmesi yapılarak, yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına kararı verilmiş; karara hükümlünün itirazı üzerine Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığının 12.07.2017 gün 2014/1-399 ilamat no sayılı yazısı ile fezleke Adalet Bakanlığı’na gönderilmiştir.

    Sonradan yürürlüğe giren lehe hükümler nedeniyle kesinleşmiş mahkumiyet hükümlerinin yeniden ele alınarak lehe olan yasanın belirlenmesinde uygulanacak yönden 5252 sayılı Kanunun 9/1 maddesi ile 5275 sayılı Kanunun 98/1, 101. maddelerinde düzenlenmiştir.

    5252 sayılı Kanunun 9/1. maddesi ile 5237 sayılı Kanunun lehe hükümlerinin 01/06/2005 tarihinden önce kesinleşmiş mahkumiyet hükümleri açısından uygulanabilmesi için getirilen özel bir düzenleme niteliğindedir. Maddenin 3. fıkrasında lehe olan hükmün ne suretle belirleneceği gösterilmiştir.

    5275 sayılı Kanunun yazılı hükümleri kesinleşmiş mahkumiyet hükümlerine ilişkin genel düzenleme niteliğindedir.Kural hükümlerin duruşma açılarak verilmesidir. Ancak 5252 sayılı Kanunun 9. maddesinde Türk Ceza Kanunun lehe olan hükümleri derhal uygulanabileceği hallerde duruşma yapılmaksızın karar verilebileceğini öngörmüştür.

    Görüldüğü üzere kesin yargı haline gelmiş bir hükümde sonradan yürürlüğe giren yasa nedeniyle sabit kabul edilen olaya her iki yasa uygulanarak belirlenir. Bu belirlemede herhangi bir inceleme, araştırma, kanıt tartışılması ve takdir hakkı kullanılması gerekmediği,

    Eylemin suç halinden çıkarılması,

    Ceza sorumluluğunun kaldırılması,

    Önceki hükümle belirlenen cezanın bir değerlendirme ve takdiri gerekmemesi gibi hallerde,

    Evrak üzerinden,

    Sonraki yasa ile;

    Suçun unsurları veya özel halleri değişmiş olması,

    Ceza tayininde 5237 sayılı TCK"nın 61. maddesi gözetilerek ceza tayin ve takdiri gerekmesi;

    Önceki hükümde cezanın asgari haddin üzerinde tayini nedeniyle bu olguların 5237 sayılı TCK"nın 61. maddesi uyarınca tartışılmasının gerekmesi, arttırım ve indirim oranının belirlenmesinin takdiri gerekmesi,

    Seçenekli cezalardan birinin tercihi söz konusu olması,

    Seçenek yaptırımlar yada cezanın kişileştirilmesi gerektiren hallerin değerlendirilmesi gerekmesi,

    Durumlarında ise; duruşma açılarak değerlendirme yapılması gerekir.

    Değerlendirme yapılırken; hükmün gerekçe bölümünde yukarıda belirtilen ilkelere uygun olarak her iki yasa uygulama ve sonuçları değerlendirilip sonuçta lehe yasa saptanır. Yani 01/06/2005 den önce işlenen her suç yönünden ayrı ayrı yapılan değerlendirme sonucu her suç ile ilgili lehe yasa belirlendikten ve buna göre her suç için ceza saptandıktan sonra sonucuna göre lehe yasanın belirlenmesi gerekir. Bu ilkeler ve yasal düzenlemeler kapsamında hukuken bağımsızlıklarını koruyan suçların bu ilkeler ve yasal düzenlemeler kapsamında lehe yasa belirlenmesinde 765 sayılı Yasadaki içtimalı ceza değil her bir suç için tayin edilen cezanın dikkate alınması zorunludur. Bu 5252 sayılı Yasanın 9/3 ve 23.02.1938 gün ve 23/9 sayılı İçtihadı Birleştirme kararının doğal sonucudur.

    Açıklanan bu ilkeler ışığında kanun yararına bozmaya konu dosya değerlendirildiğinde,

    1-) Hükümlü hakkında 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan aynı kanunun 13/1 maddesi ile 765 sayılı TCK"nın 59/2 maddesi uyarınca 10 ay hapis ve 350.000 lira ağır para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin kesinleşen hükmün uyarlama yargılaması sonucu yerel mahkemece sonradan yürürlüğe giren kanunun lehe olmadığının kabul edilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığından, bu suç yönünden kanun yararına bozma talebinin reddine;

    2-) Yağma ve hırsızlık suçları yönünden ise;

    Kanun yararına bozma taleplerinin incelemesine gelince;

    5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesi uyarınca hükümlü yararına olan hükmün önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağı gözetilerek 5237 ve 765 sayılı Yasalara göre suç teşkil eden eylemler nedeniyle verilecek temel cezanın ne şekilde saptanacağının belirlenmesi ile bireyselleştirme amacına yönelik takdir hakkının kullanılması ve önceki yasaya göre suçların yasal öğelerinde yapılan değişikliklerin tartışılması için duruşma açılarak,

    Hükümlü hakkında yakınan ... ...’a yönelik suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK.nın 497/1,522, 59/2 maddeleriyle, 01.06.2005 tarihinde yürürlüğü giren 5237 sayılı Türk Ceza Yasasının 149/1-a, 62, 53. maddelerinin; yakınan ... ...’a yönelik eylemine uyan 765 sayılı TCK.nın 497/1,522, 59/2 maddeleri 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK"nın 149/1-a, 62, 53. maddelerinin; yakınan ... ...’a yönelik eylemine uyan 765 sayılı TCK.nın 491/3,522,523, 59/2. maddeleri 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK.nın 142/1-b, 143, 168, 62. maddelerinin ayrı her iki Yasaya göre denetime olanak sağlayacak şekilde uygulanan Yasa maddeleriyle, verilmesi gereken cezalar ayrı ayrı tespit edilip, sonuç cezalar karşılaştırılarak lehe olan yasa belirlenerek uygulama yapılması gerekirken, yazılı şekilde eksik ve denetime olanak vermeyecek biçimde hüküm kurulması,

    Usul ve yasaya aykırı olup Adalet Bakanlığı’nın kanun yararına bozma istemi bu sebeple yerinde görüldüğünden, kabulü ile Kocaeli 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 04/04/2014 tarihli ve 1996/290-1998/12 kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309/4-a maddesi gereğince BOZULMASINA, sonraki işlemlerin yerinde tamamlanmasına, 14/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi