Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5863 Esas 2019/841 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5863
Karar No: 2019/841
Karar Tarihi: 13.02.2019

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5863 Esas 2019/841 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, silahlı terör örgütüne üye olmaktan suçlu bulunan bir sanığın temyiz başvurusunu değerlendirdi. Yargılama sürecinde usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği ve savunmaların eksiksiz bir şekilde sergilendiği belirlendi. Hüküm, kanunun öngördüğü suç tipine uygun olarak verildi ve yaptırım şahsileştirilerek uygulandı. Temyiz başvurusu reddedildi ve hüküm onaylandı.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nın 314/2 maddesi (Silahlı terör örgütüne üye olma)
- TCK'nın 62. maddesi (Ceza miktarının belirlenmesi)
- TCK'nın 53. maddesi (Suçun işlenmesinde kullanılan araçların el konulması)
- TCK'nın 58/9 maddesi (Hüküm sonrası takdiri indirim)
- TCK'nın 63. maddesi (Yargılama giderlerinin sanığa yüklenmesi)
- 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi (Terör örgütüne üye olma suçunun düzenlenmesi)

16. Ceza Dairesi 2018/5863 E. , 2019/841 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2,62, 53, 58/9, 63 ile 3713 sayılı
Kanunun 5/1. maddesi uyarınca mahkumiyet
kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin Kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla;
Sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 13.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.