13. Hukuk Dairesi 2017/6000 E. , 2018/8870 K.
"İçtihat Metni"
... vekili avukat ..... ile 1-Toki vekili avukat ..., 2-... vekili avukat ...... aralarındaki dava hakkında ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) verilen 25/12/2012 gün ve 2011/175-2012/496 sayılı hükmün Dairemizin 14/02/2017 tarih ve 2016/15812-2017/1761 sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı-Toki avukatınca kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşuldu.
K A R A R
Davacı, 1989 yılında ...’dan zorunlu göçe tabi tutularak Türkiye’ye geldiğini, Devlet bakanlığınca hazırlanan göçmen evleri projesi kapsamında borçlandırılarak konut satın aldığını, bu bağlamda 5.000.000 TL (eski para ) peşinat ödediğini, bu ödemenin konut maliyetinden düşülmesi gerekirken düşülmediğini ileri sürerek, bu ödemenin güncelleştirilerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 5.100,00 TL’nın yasal faizi ile davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hükmün davacı tarafından temyizi üzerine Dairemizin 14.02.2017 tarih ve 2016/15812 Esas, 2017/1761 Karar sayılı ilamı ile hükmün bozulmasına karar verilmiş, bu kez davalı ... karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
Davacının, Devlet Bakanlığı koordinatörlüğünde yapılan göçmen konutlarından daire satın aldığı, ilerde maliyet hesabından mahsup edilmek üzere 5.000.000 TL ( eski para ) ödediği, konutun davacıya teslim edilip tapuda devir işleminin yapıldığı, davacının dava dışı bankadan kredi kullanıp ödeme yaptığı, ancak maliyet hesabı çıkarıldığında arada oluşacak farkı da aynı koşullarda ödemeyi taahhüt ettiği konusunda ihtilaf yoktur. Uyuşmazlık, davacının yaptığı peşin ödemenin maliyet hesabına göre borçlandığı anlaşılan davacı borcundan mahsup edilip edilmediği hakkındadır. Mahkemece, bilirkişi incelemesi sonucu davacı tarafça yatırılmış bulunan peşinat bedelinin borç tutarından düşülmek suretiyle mahsup edildiğinin anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosyanın incelenmesinde, davacı ile dava dışı banka arasında imzalanan borçlanma sözleşmesinin 1. maddesinde "... borçlu, yukarıda belirtilen miktarın kullandırılmış krediye göre saptanmış olduğunu, borçlanmaya esas kesin maliyetin, inşaatın tamamlanması aşamasından sonra yapılacak kesin hesaplardan sonra tespit edileceğini ve kesin hesap sonucu bulunacak maliyete göre borç miktarının artması halinde, artan miktar için de işbu borçlanma sözleşmesinin aynen takbik edileceğini, bankaca kesin hesap şekline herhangi bir itirazı olmayacağını peşinatın ve taksit tutarlarının artış oranına göre yeniden belirlenecek bu sözleşme hükümlerine göre ödeneceğini, kabul ve beyan eder. " şeklinde düzenlenmeye yer verildiği, dosyadaki bilgi ve belgelere göre, davacının dava dışı bankadan kredi kullanıp borçlandırma sözleşmesi ile 112.141.413 TL kredi kullanıp, ödeme yaptığı, ancak maliyet hesabı çıkarıldığında arada oluşacak farkı da aynı koşullarda ödemeyi taahhüt ettiği, borçlanma sözleşmelerinin ileride doğacak ilave maliyeti de kapsayacak şekilde düzenlendiği, Devlet Bakanlığınca konutun kesin maliyet hesabının her bir daire için 152.765.066 TL (eski para) olarak belirlendiği, kesin maliyet hesabının resmi verilere göre hazırlanması ve o tarihte taraflar arasında herhangi bir husumet bulunmaması nedeniyle bu kesin maliyet hesabına itibar edilmesi gerektiği, davacının ödediği bedelin sözkonusu maliyet hesabının altında kaldığı ve bu durumda borçlandırma işleminin başlangıcında mahsuplaşmanın yapıldığının kabulü gerektiği dosya kapsamı ile sabittir. Bu durum doğru olarak mahkeme tarafından da kabul edilmiştir. O halde, temyiz incelemesi sırasında mahkeme kararının onanmasına karar verilmesi gerekirken, Dairemizin 14.02.2017 tarih ve 2016/15812 Esas, 2017/1761 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verildiği anlaşıldığından, davalının karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 14.02.2017 tarih ve 2016/15812 Esas, 2017/1761 Karar sayılı bozma kararının kaldırılarak mahkeme hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... İdaresinin karar düzeltme taleplerinin kabulü ile Dairemizin 14.02.2017 tarih ve 2016/15812 Esas, 2017/1761 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılmasına ve hükmün ONANMASINA, 65,40 TL. harcın davalı-Toki"ye, 29,20 TL harcın davacıya iadesine, 02/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.