1. Ceza Dairesi 2018/930 E. , 2018/2015 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
KATILAN SANIKLAR : ..., ..., ...
SUÇ : Öldürmeye teşebbüs, hakaret, tehdit
HÜKÜM : Sanık ... yönünden;
- ..."e yönelik olası kastla öldürmeye teşebbüs suçundan TCK"nun 81, 21/2, 35, 29, 62, 53. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası,
- TCK"nun 125/1, 125/4, 43, 62, 129/3. maddeleri uyarınca cezanın 3 ay 19 gün hapis olarak belirlenmesi ancak karşılıklı hakaret nedeniyle ceza verilmesine yer olmadığı,
- TCK"nun 106/1-1. cümle, 29, 62, 50/1-a, 52. maddeleri uyarınca 740 TL adli para cezası,
Sanık ... yönünden;
- TCK"nun 125/1, 125/4, 62, 129/3. maddeleri uyarınca cezanın 2 ay 27 gün hapis olarak belirlenmesi ancak karşılıklı hakaret nedeniyle ceza verilmesine yer olmadığı,
Sanık ... yönünden;
- TCK"nun 125/1, 125/4, 62, 129/3. maddelerine göre cezanın 2 ay 27 gün hapis olarak belirlenmesi ancak karşılıklı hakaret nedeniyle ceza verilmesine yer olmadığı.
TÜRK MİLLETİ ADINA
1-Sanıklar ... ve ... hakkında kasten yaralama ve tehdit suçları nedeniyle 5271 sayılı CMK’nun 231/5. maddesi uyarınca verilen hükmün
açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararlar, itiraza tabi olup temyiz kabiliyetleri bulunmadığından inceleme dışı bırakılmış ve
2-Sanık ... müdafiinin 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan verilen beraat kararının gerekçesine de yönelik olmadığı anlaşılan temyiz talebinin CMUK.nun 317. maddesi gereğince REDDİNE karar verilmiştir.
3-Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ..."un katılan ..."e yönelik eyleminin, katılanlar ... ve ..."e yönelik tehdit ve hakaret, sanıklar ... ve ..."in katılan ..."a hakaret suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun olarak hakaret ve tehdit suçlarının niteliği tayin, takdire ilişkin cezaları azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmediğinden, katılan sanık ... müdafiinin bir nedene dayanmayan, Cumhuriyet savcısının sanık ..."ın eyleminin kasten yaralama suçunu oluşturduğuna yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle,
Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre, katılan sanık ..."ın olay günü aracıyla seyir halinde iken katılan sanık ..."ın el kaldırması üzerine durduğu, aralarında çıkan tartışmaya Adnan"ın yanında amcasının oğlu olan katılan sanık ..."nin de dahil olduğu, tarafların karşılıklı olarak birbirlerine hakaret ve tehditte bulundukları, akabinde çıkan arbede sırasında katılan sanık ..."ın omuzunda çıkığa neden olacak şekilde yaralandığı, olay yerinden ayrılan katılan sanık ..."ın eve gittiği, evde bulunan av tüfeğini de alarak eski eşi ve çocukları da yanında olacak şekilde hastaneye gitmek üzere bindikleri araçlarıyla seyir halinde iken katılan sanık ..."nin evinin önünden geçtikleri sırada katılan sanık ..."yi görmeleri üzerine aracı durdurdukları ve sanık ..."ın sanık ..."ye doğru av tüfeğini doğrulup etkili mesafeden ateş ederek yaşamsal tehlike oluşturacak şekilde yaraladığı anlaşılan olayda,
A-Sanık ..."ın doğrudan kastla öldürmeye teşebbüs suçundan cezalandırılması yerine, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde olası kastla öldürmeye teşebbüs suçundan hüküm kurulması,
B-Sanık ... hakkında 5237 sayılı TCK"nun 29. maddesinin uygulanması sırasında katılanlar Adnan ve Ali"den kaynaklanan tahrik oluşturan söz ve davranışların ulaştığı boyuta göre makul oranda indirimler yapılmasının yeterli olduğu gözetilmeden, çok daha vahim hallerde uygulanabilecek şekilde en üst oranda indirimler tatbiki suretiyle eksik cezalar verilmesi,
C-Sanık ... hakkında tehdit suçundan kurulan hükümde TCK"nun 43/2. maddesinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
D-Sanıklar Hasan, Adnan ve Ali hakkında hakaret suçundan kurulan hükümlerde, hakaretin karşılıklı olması nedeniyle doğrudan TCK"nun 129/3. maddesi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken önce cezalandırılmasına ilişkin hüküm kurulduktan sonra ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi,
E-24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı Kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri doğrultusunda sanık ..."ın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
F-Kabule göre de, olası kastla işlenen suçlarda meydana gelen sonuca göre nitelendirme yapılması gerektiğinden, sanık ..."ın eylemini olası kastla gerçekleştirdiğinin kabulü halinde olası kastla yaralama suçundan hüküm kurulması gerektiği gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, katılan sanıklar Ali, Adnan, Hasan müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle, hükümlerin tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak BOZULMASINA, 25.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.