Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Cumhurbaşkanına hakaret, Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme
Hüküm : 1-Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme suçundan CMK"nın 223/2-a maddesi gereğince beraat
2-TCK"nın 299/1-2, 62, 53, 63/1 maddeleri gereğince mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
I-Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme suçu açısından kurulan beraat hükmüne yönelik yapılan incelemede;
Sanık müdafıinin süre tutum dilekçesi ile hükmün bütününü temyiz ettiği, sanık hakkında halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme suçu hakkında verilen beraat kararının gerekçesine yönelik olmayan temyizinde sanığın hukuki menfaatinin bulunmadığı anlaşıldığından, sanık müdafiinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
II-Cumhurbaşkanına hakaret suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan incelemede sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
1-Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK"nın 61. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi çerçevesinde, suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, konusunun önem ve değeri, meydana getirdiği zarar ve tehlikenin ağırlığı ile sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı, güttüğü amaç ve saik de gözetilerek işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir cezaya hükmedilmesi gerekirken; müsnet suç yönünden teşdit sebebi kabul edilemeyecek gerekçelerle yazılı olduğu fazla ceza tayini,
./..


2-Adli sicil kaydına göre daha önce herhangi bir suç kaydı bulunmadığı anlaşılan ve kabule göre de yargılama aşamasında olumsuz herhangi bir tutumu tespit edilmeyen sanık hakkında gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işleyip işlemeyeceği değerlendirilerek CMK’nın 231/5 ve TCK’nın 51. maddelerinin uygulanıp uygulanmayacağına karar verilmesi gerekirken “olayın cereyan tarzı, suç konusunun önem ve değeri” gibi anılan yasa maddelerinde olumlu ya da olumsuz uygulama yapılması bakımından kıstas kabul edilmeyen gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafıinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 12.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.