17. Hukuk Dairesi 2016/10017 E. , 2019/4243 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tahkim davası hakkında Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından verilen 18.12.2015 tarih ve 2015/14666 sayılı karara karşı davalı vekili tarafından yapılan itiraz üzerine Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 11.04.2016 tarih ve 2016/641 sayılı itirazın reddine dair kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalının trafik sigortacısı olduğu aracın, davacı çocuk Anıl"a çarpmasıyla oluşan kazada çocuğun yaralandığını ve %8 oranında malul kaldığına dair rapor düzenlendiğini, davalıya başvuru yapıldığı halde ödeme yapılmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 15.000,00 TL. maluliyet tazminatının temerrüt tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 06.11.2015 tarihli ıslah dilekçesiyle, taleplerini 57.149,79 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, davacı çocuk hakkında düzenlenen adli rapordaki %8"lik maluliyetin sürekli olmadığını ve raporun 1 yıl süreli olduğunu, sürekli maluliyet sözkonusu olmadığından talebin yersiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Sigorta Hakem Heyeti tarafından, iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile 57.149,79 TL. maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 13.04.2015"ten işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; bu karara, davalı vekili İtiraz Hakem Heyeti nezdinde itiraz etmiştir. Sigorta İtiraz
Hakem Heyeti tarafından; davacıda oluşan maluliyet oranının uzman bilirkişi heyeti tarafından, kaza tarihindeki mevzuat hükümlerine uygun biçimde belirlendiği raporun esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmadığı gerekçesiyle, davalı vekilinin Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı yaptığı itirazın reddine karar verilmiş; karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazası sonucu oluşan sürekli işgücü kaybı tazminatı istemine ilişkindir.
Davacı ..."ın davaya konu kaza nedeniyle oluşan maluliyet oranının belirlenmesi bakımından, Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından alınan adli tıp uzmanı bilirkişi heyetinin 06.10.2015 tarihli raporuyla, davacının maluliyet oranı %13 olarak saptanmış ve bu maluliyet oranına göre tazminat hesabının yapıldığı rapor esas alınarak karar verilmiştir.
Davacı taraf dava dilekçesinde, davacı Anıl"ın maluliyet oranının.... Devlet Hastanesi tarafından düzenlenen 24.09.2014 tarihli raporla %8 olarak saptandığını belirtmek suretiyle tazminat talebinde bulunmuş; dava dilekçesinde, anılan maluliyet oranının düşük olduğu konusunda bir itiraz belirtmediği gibi maluliyet oranı konusunda fazlaya ilişkin haklarını da saklı tutmamış, sadece belirtilen maluliyet oranına göre hesap olunacak tazminatın miktarı yönünden fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmuştur. Bu nedenle; hükme esas alınan bilirkişi raporundaki davacının %13 olarak belirlenen maluliyetine tekabül eden tazminatın eldeki davada talep edilmesi mümkün değildir.
Açıklanan vakıalar karşısında Sigorta Tahkim Komisyonu tarafından, davacı yanın maluliyet oranı yönünden fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmadığı, gelişen durumunda tespit edilemediği, %8"lik maluliyet oranı bakımından davalı taraf lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu gözetilmek suretiyle, %8 maluliyet oranına göre işgücü kaybı tazminatı hesabının yapılması hususunda, hesap bilirkişisinden ek rapor alınıp oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 08/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.